Hürriyet Gazetesi yazarlarından İsmail Uğural, son köşe yazısında Tire Süt Kooperatifi Mahmut Eskiyörük’e “Kocaefe” diyerek, övgüyle bahsettti.

 

Ercan ÇELİK

 

Hürriyet Gazetesi’nde 18 Ekim 2013 tarihinde “Hem tarımın efesi hem çiftçinin sesi” başlığıyla, yayımlanan İsmail Uğural imzalı köşe yazısında, Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük’ten övgüyle bahsedildi. Geçtiğimiz ay Bergama’da düzenlenen Zeybek Ateşi 3. Ulusal Efe Kurultayı’nda “Tarım Efesi” ilan edilerek fes giydirilen Eskiyörük’e, “Kocaefe” lakabının da takıldığını dile getiren Uğural, “Bu kooperatif ülke çapında üne kavuştu, dolayısıyla her türlü ilgiyi hak ediyor.” Dedi.

İsmail Uğural’ın Hürriyet’te yayımlanan köşe yazısı şu şekilde;

 

 

“Hem tarımın efesi hem çiftçinin sesi

Tire Süt Kooperatifi’ni daha önce yazdım. Başkaları da yazıyor. Çünkü artık bu kooperatif ülke çapında üne kavuştu, dolayısıyla her türlü ilgiyi hak ediyor. Ben sizlere bu bayram günü farklı bir şey söylemek istiyorum. Hep biliriz, zeybeklik, Ege insanının hamurunda var. Zeybeklik bir kültür ve davranış şekli. Burada mertlik, yiğitlik ve adaletin temel değerler olduğunu biliyoruz. Aslında kooperatifçiliğin de özünde zeybeklik ruhunu yansıttığını ifade etsek sizce yanlış olur mu? Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük’e işte bu soruyu sordum.

 

 

Lakabı “Kocaefe”

Küçük Menderes Havzası’nda bütün Türkiye’ye örnek olacak bir kırsal kalkınma modeli yaratan Mahmut Eskiyörük’e bölge çiftçisi ‘Kocaefe’ lakabını takmış. Neden acaba? Boyundan posundan mı yoksa ille de ‘küçükler’ dediği için mi? Eskiyörük, “Haklısınız, kooperatifçiliğin özünde zeybeklik ruhu var. Ayrıca çiftçilerimizin bana ‘Kocaefe’ adını takmasından, ben ancak gurur duyarım. Ancak bu unvanı da taşımak lazım. Yani efelik öyle kolay hak edilecek bir şey değil. Bu kültürün arkasında hem köklü bir gelenek, hem de bir coğrafya yatıyor. Tire, Ödemiş, Aydın ve tabii bütün Ege’yi içine alan, kucaklayan muazzam bir kültürel harmandan söz ediyoruz” diyor.

 

Fes de giydirildi

Eskiyörük’e geçtiğimiz günlerde Bergama’da düzenlenen Zeybek Ateşi 3. Ulusal Efe Kurultayı’nda ‘Tarım Efesi’ ilan edilerek ‘Efe Fesi’ giydirildiği olayı soruyorum. Eskiyörük, “Tüm hemşehrilerime, Bergamalılara ve Tire Kültür Derneği’ne şükranlarımı sunuyorum. Yanı sıra Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç’e de yaptıkları güzel organizasyondan ötürü teşekkür ediyorum. Benim için gerçekten çok özel bir gün oldu. Kooperatifçiliğin ekonomik ve sosyal kalkınmada anahtar rolü oynadığını her zaman savunan bir insan olarak Zeybekliğin kooperatifçilik gibi kardeşlik ve dayanışma duygusu olduğunu anlattım. ‘Önce küçükler’ derken bunun bir sosyal politika gereği biçiminde değil ekonomi politikası şeklinde ele alınması gerektiğini söyledim. Çünkü Tire Süt Kooperatifi büyük işletmeler karşısında yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan küçük üreticilerin devamını sağlamak için mücadele ediyor. Biz büyük işletmelere karşı değiliz, fakat bunu siz de her vesile ile vurguluyorsunuz İsmail Bey, dev işletmeler Türk tarımını kurtarmaz. İşsizlikle etkin mücadele yapmak ve kırsaldan kentlere göçü önlemek istiyorsak küçük çiftçileri desteklemek zorundayız. Bunun da en gerçekçi yolu iyi işleyen bir kooperatifçilik düzeni kurabilmekten geçer” diye cevap veriyor.

 

DOĞDUĞU YERDE DOYMALI

Eskiyörük “Tarihe baktığımızda efelerimizin verdiği mücadele neydi? Hep zayıfın ve ezilenin yanında olmak. Bizim de bugün yapmaya çalıştığımız şey aslında bundan farklı değil. Buradan uyarıyorum” diyerek, şunları söylüyor; “Gelin Türk tarımının yapısını bozmayalım. Çiftçimiz doğduğu yerde doymalı. Bu yüzden kırsal kalkınma politikaları çok önemli. Kırsalda istihdamı güçlendirelim. Topraklarımız bereketli, hammaddemiz yerli, küçük sermayelerle verimli işletmeler kurmamız mümkün. Dolayısıyla kırsal bölgelerde tarıma dayalı sanayi yaygınlaşmalı. Bana göre her çiftçimiz birer Zeybektir! Namuslu ve çalışkan insandır. Mayası sağlamdır, ne yapsanız bozulmaz. Ama bu insanlar çok daha fazla ekonomik desteği hak ediyor. Hele kırsal ve tarımsal yatırımları destekleme imkanlarını kooperatifler eliyle sağlayabilirsek inanın kırsalda refah çok artar ve özellikle küçük çiftçimiz daha düşük maliyetle üretim yapma fırsatını bulur.”

Editör: Haber Merkezi