Değerli okurlar, Türk Kamuoyu geçenlerde haber ajanslarına ve yazılı basının bir kısmına bir haber düştü Sayın Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek buyuruyor ki bu habere göre 2002-2011 Yılları arasında maaşı enflasyon karşısında eriyen iki kesim varmış, bunlardan birisi Müsteşarlar diğeri ise Milletvekilleriymiş. Yazık be çok acıdım ben bu iki kesime ve asil olarak vekillerimiz için bir şeyler yapalım istedim. Örneğin şu mübarek ramazan ayında fitre ve zekâtlarımızı verecek fakir fukara aramayalım ne dersiniz. İşin şakası bir tarafa şimdi bir hesap yapalım çünkü hesapsız kasap ne satır bırakırmış ne de masat. Asgari ücretin en yüksek gelir grubu olduğu ülkemizde asgari ücretle çalışanlar iki yıl gibi bir zamanda emekli oluyorlar ya bunlar o asgari ücreti almasalar da olur nasılsa iki yıl sonra emekliliği hak etmeyecekler mi? Emekli hizmet ettiği sürece zaten alacağını almış birde emekli olunca yatarak neden para alıyor ki değil mi almasın kardeşim. Öbür tarafta devletin bütün işlerini yürüten bütün üretimi,  istihdamı sağlayan vekillerimiz ve müsteşarlarımız varken Devlete memur ne gerekli bu memurların hepsini işten çıkartmalı bütçeden bunlara ayrılan payların hepsini müsteşarlarımıza ve vekillerimize vermeli ki enflasyon karşısında maaşları erimesin gariplerin değil mi?  Adamlar ne de olsa emekli olmak için 30 yıl ter döküyorlar.

        Ben 40 yıllık ömrüm boyunca emek veren çalışan, ter döken kesimin bu kadar aşağılanmak istediğini şahit olmadım. Eğer şahit olan varsa gelsin bu tarafa ve açıkça ismiyle cismiyle çekinmedin yazsın bende gidip alnından öpeceğim. Bizler Sendikacıyız ama hiçbir zaman için aldığımız paranın azlığından yakındığımız için çıkıp sokaklarda eylemler yapmadık. Şimdi buradan açıkça söylüyorum, “Bizler sadece yapılan haksızlık karşısında susmak istemediğimizden sokaklardaydık. Çünkü bizler rızkımızı nasılsa bulacağımızın farkındayız. Ama Memuruna  %4 zam vermek için 6 ay bekleten bu siyasiler ve bürokratlar kendilerine önce %100 müsteşar ve danışmanlarına %170 zammı bir gecede çıkartı verince gelin siz susun bakalım susabilirseniz. Hem susarsak kendimize nasıl Müslüman diyeceğiz ki.

        Kim ne kadar Haçça giderse gitsin ne ibadet ederse etsin kul hakkını affetrimez ve benim kul olarak bu yönetimdekilerin topunda bu gün hakkım var hesabını yarın huzur-u mahşerde sormazsam namerdim. Onlarda bu dediklerimin eğer hesabını benden sormak isterlerse her zaman yaptıkları gibi bu gün bu dünyada sorsunlar çünkü diğer tarafta sorabilecekleri hiçbir şeyleri yok.

 

        Sürç-ü lisan eyledimse Türk Milletinden af diliyorum. Tüm milletimin Ramazan Bayramını Kutlar nice bayramlara eriştirmesini yüce Tanrıdan niyaz ederim.