Tire OSB’de ikincisi düzenlenen Tire Süt Sempozyumu’nda sektörün sorunları ve çözüm önerileri ele alındı.


Ergün ÇELİK



Süt sektörünün temsilcileri ikinci kez Tire’de buluştu. Sektörün sorunlarının ve çözüm önerilerinin tartışıldığı “2. Tire Süt Sempozyumu”  Tire OSB KT&G Salonu’nda geniş bir katılımla gerçekleştirildi. İlki, geçen yıl Aralık ayında Tire Belediye Salonu’nda yapılan sempozyuma, Tire Süt Kooperatifi, Tire Belediyesi, Ege Üniversitesi Tire Kutsan Meslek Yüksek Okulu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü, İlçe Tarım Müdürlüğü, Koyun Keçi Birliği, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, Tire Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü ile Tire Ticaret Odası destek verdi.  Düzenleme Komitesi Başkanlığını Ege Üniversitesi Tire Kutsan Meslek Yüksek Okulu Müdürü ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr Harun Uysal’ın üstlendiği sempozyumda, süt işletmelerinin sorunları ve çözüm önerileri tartışıldı. Süt işletmeleri, mandıra sahipleri ve yöneticilerinin katıldığı sempozyumda, “Türkiye süt sektörü analizi”, “Gıda güvenliği açısından çiğ süt kalitesi”, “Süt sektöründe örgütlenme modeli”, “Süt işleme tesislerinde modernizasyon ve yenilikler” ile “Süt ürünlerinde afla toksin ve antibiyotik konuları” uzmanlar tarafından gerçekleştirilen 3 oturumda detaylı olarak ele alındı.

SÜTÜN BAŞKENTİ İZMİR
“Süt sektöründeki mevcut durum” adlı ilk oturumu gazeteci İsmail Uğural, “Süt Sektöründe Teknolojik Yenilikler ve Uygulamaları” oturumu Prof. Dr. Atilla Yetişemeyen ve “Süt Sektöründe Sorunlar ve Çözüm Önerileri adlı paneli ise Ziraat Müh. Odası İzmir Şub Yön. Kur. Bşk. Ferdan Çitfçi yönetti. Tire Süt Koopeartifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, süt sektörünün kırsalda yarattığı ekonomik canlılık, sanayi ve ticarete sağladığı katma değer ile gıda sektörü içindeki en önemli tarımsal üretim unsuru olduğunu söyledi. Türkiye’de, süt üretiminin son 10 yılda toplam yüzde 70 artış gösterdiğini ifade eden Eskiyörük, “Bu tablo içinde yüzde 10’luk üretim payı ile İzmir Türkiye’nin ‘süt başkenti’ olmuştur. Verimlilik, kalite, miktar, kaliteye önem veren büyük sanayiciler ve süt sektöründeki başarılı kooperatifler İzmir’in güçlü yönlerini oluşturuyor. Fırsatlar ise İzmir’in Türkiye genelindeki olumlu imajı ile okul ve süt kuzusu gibi projeler” dedi.


“KÖYDEN KENTE GÖÇ ARTIYOR”
Sektörün zayıf yönlerini de anlatan Eskiyörük, “Süt toplama faaliyetlerinin büyük oranda tüccarlar tarafından işletmelerden direkt alım yöntemiyle yapılması nedeniyle kayıt dışılığın önüne geçilemediği gibi gıda güvenliği de sağlanamıyor. İzmir dışındaki sanayiciler İzmir’i serbest bölge olarak değerlendiriyor. Süt talebinin arttığı yaz aylarında üreticiye yüksek fiyat veriyor, talebin azaldığı aylarda ise sütü almıyor. Sütünü kooperatifler dışında pazarlayan üreticiler pazar güvenliği olmadığı için ‘nakit avans’ yöntemiyle borçlandırılıp, düşük fiyat ve yem baskısı altında tutuluyor. Toplama maliyetlerinin aşırı yükselmesi üreticiye yansıyor. Küçük aile işletmeleri yok olma tehlikesi yaşıyor ve köyden kente göç artıyor” şeklinde konuştu. Başkan Eskiyörük, çözümün tekelleşme değil kooperatifleşme olduğunu kaydederek, çözüm önerilerini ve kooperatifleşme ile elde edilecek kazanımları sıraladı.



“SÜT KARIŞIK TOPLANMASIN”
Yerel işletme ve mandıraların sütü karışık topladığından yakınan İzmir Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Özer Türer, bunun önüne geçilmesini gerektiğini söyledi. Koyun ve keçi sütünde 2 yıl öncesine Balıkesir’in 1. sırada olduğunu kaydeden Özer, “Ancak, iki yıldır bu alanda birinciliği İzmir aldı. Süt sağım oranı yüzde 70’lere ulaşan İzmir daha da ileri gidecek. Koyun ve keçi sütünün sağladığı getiri bu alanda ülkenin önünü açacak” dedi. Toplam bin 200 büyük baş hayvan sayısına sahip Titan Çiftliği Sahibi, Mehmet Doğan çiftliğinin kuruluş öyküsünü anlattı. Atadan kalma yöntemlerle işe başladığını ifade eden Doğan, “Kendimizi hızla geliştirdik. Avrupa’da büyük çiftlikleri gezip, danışman firmalardan yararlandık. Ancak, zıt bilgilerle karşılaştık. Kendi sentezimizi yapıp, işe koyulduk. Süt hayvancılığı oldukça hassas bir konu. Bakanlığın verdiği destekler önemli, ancak doğru kullanılmalı” diye konuştu. 



“ULUSLARARASI ÖLÇEKTE YAPILMALI”
İzmir Gıda Tarım ve Hay. Bakanlığı İl Müdürlüğü Yusuf Güçer ise bakanlığının İzmir iline aktardığı destekleri sunum eşliğinde dile getirdi. Güçer, “İzmir ili çiğ süt destekleme priminde birinci sırada. 2013 yılında üreticiye toplam 55 milyon lira prim ödeyeceğiz. 2012 rakamlarına göre, İzmir’in 28 ilçesinde 20 bin 374 üretici süt desteğinden faydalandı” dedi. Tire Kaymakamı Hüseyin Ergi de, sağlıklı ve kaliteli süt üretiminin önemine dikkat çekerek, bu tür sempozyumların artık uluslararası ölçekte yapılması gerektiği görüşünü savundu.



KİMLER KATILDI
IDF Türkiye Ulusal Komite Sekreteri, AÜ. Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nevzat Artık, İzmir Gıda Tarım ve Hay. Bakanlığı İl Müdürlüğü Yusuf Güçer, Tire Ticaret Odası Bşk.Hüseyin Çapkınoğlu Titan Çiftliği Sahibi, Mehmet Doğan, İzmir Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Bşk Özer Türer, Kromel Makine AŞ Ege, Akdeniz Bölge S&P Müdürü Basri Çalışkan, Aybak Natura Gıda Laboratuarı Yönetim Kurulu Bşk. Fatih Bakırcı Baltalı Çiftliği Yönetim Kurulu Başkanı Funda Özer Baltalı, Tetra Pak Süt Kategorisi Pazarlama Müdürü Nevra Tatargil, APV Hemisan Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Mümin, Tire Süt Koop Bşk. Mahmut Eskiyörük, TOSBİ Yönetim Kurulu Başkanı Kosat Gürler, Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri San. Derneği Gen. Sekreteri İsmail Mert, Denizli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Bşk. Hasan Öner ve EÜ. Tire Kutsan MYO Müdürü Prof. Dr. Harun Raşit Uysal

Editör: Haber Merkezi