Ercan ÇELİK

Türkiye genelinde olduğu gibi Tire’de de iş bırakma eylemine katılan sendika üyesi öğretmenler, Tire Öğretmen Evi’nde bir araya geldiler. Eğitim Sen ve Eğitim İş Sendikası üyesi öğretmenlerin ağırlıklı olduğu grup, ellerinde döviz, bayrak ve Atatürk posterleriyle, Öğretmen Evi’nden, basın açıklamasının yapılacağı Tire Kent Müzesi önündeki meydana yürümek istedi. Öğretmenler sloganlarla Atatürk Caddesi’nde toplanınca, polis devreye girdi ve yürüyüş yapmalarına izin vermedi.

Bölgeye çok sayıda polis sevk edilirken, Tire İlçe Emniyet Müdürü Özgür Dinç de bizzat öğretmenlerle görüştü. Zaman zaman gerginlik yaşansa da polis, öğretmenlerin yürüyerek alana gitmesine müsaade etti ve öğretmenler sloganlarla Tire şehir merkezinde yürüyüş yaptı.

Çevredeki esnafların alkışlarla desteklediği öğretmenler, “Tire uyuma öğretmene sahip çık”, “Susma sustukça sıra sana gelecek” şeklinde sloganlar attılar.

                                     

TALEPLERİNİ TEKRARLADILAR

Yürüyüşün ardından Tire Kent Müzesi önünde toplanan öğretmenler, ortak bir basın açıklaması yaptı. Ortak basın açıklamasını Eğitim İş Sendikası Tire Temsilcisi Özgür Anafartalar okudu.

Yapılan basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı;

Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, öğretmenlerin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen, eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) düzenlemesine yönelik yoğun tepkilere rağmen, MEB ısrarla somut bir adım atmamaktadır.

Türkiye'de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaşlarla çalışmak zorunda kalan başka bir meslek grubu yoktur. Öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli ayrımına yenilerini eklenirken, eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleği de eklenmek istenmektedir. 

Öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin sorunları Milli Eğitim Bakanlığı’nın gündeminde değildir. Yıllardır ekonomik, sosyal ve özlük haklarımıza ve geleceğimize yönelik taleplerimiz görmezden gelinmekte, insanca yaşam ve insan onuruna yakışır ücret taleplerimiz yok sayılmaktadır.

Öğretmenlerin mesleki birikimini ve niteliğini yok sayan kariyer basamakları uygulamasının öğretmenlik mesleğinin saygınlığını daha da düşürmesine karşı hiçbir eğitim emekçisinin, eğitim alanında örgütlü hiçbir sendikanın sessiz ve tepkisiz kalması beklenemez. Bu amaçla 14 Ekim tarihinde eğitim alanında örgütlü ve mücadeleden yana olan sendikalar bir araya gelmiş ve ortak talepler belirlenmiştir. Taleplerimiz şu şekildedir;

19 Kasım tarihinde gerçekleşecek kariyer sınavının derhal iptal edilmesi,

Eğitim öğretim yılına hazırlık ödeneğinin ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmesi,

Tüm eğitim çalışanlarına yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışı sağlanmasına ilişkin düzenleme yapılması,

Kamuda mülakat uygulamasına son verilmesi,

Tüm eğitim çalışanlarına sosyal devlet ilkesi gereği ayrım yapılmaksızın; giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılması ve aile çocuk yardımı tutarlarının iyileştirilmesi,

Vergi dilimi adaletsizliğine son verilmesi,

Öğrencilerin en temel hakkı olan eğitim, barınma ve beslenme haklarının, sosyal devlet anlayışıyla devlet güvencesine alınması ve kamusal eğitim sağlanması.

Bu talepler ve uyarılara rağmen bir düzenleme yapılmaması halinde 2 Kasım 2022 tarihinde bir günlük iş bırakma eylemi yapılması karara bağlanmıştır. Taleplerimiz sadece ortak metne imza atan eğitim sendikalarının değil, tüm eğitim ve bilim emekçilerinin talepleridir.

Bugüne dek görmekteyiz ki Milli Eğitim Bakanlığı eğitim alanında örgütlü sendikaların sesini duymamakta ısrar etmekte, bugüne kadar her konuda olduğu gibi, Öğretmenlik Meslek Kanunu konusunda da bildiğini okumayı sürdürmektedir.

Öğretmenlerin temel haklarını, ekonomik taleplerini ve iş güvencesi başta olmak üzere sosyal, demokratik ve özlük haklarını güvenceye alan yeni bir meslek kanunu hazırlanmalıdır. Ay sonunu getiremeyen, kirasını ödeyemeyen, faturalarını ödemekte zorlanan bir eğitim emekçisinin mesleğini sağlıklı şekilde yapabilmesi ve nitelikli bir eğitim verebilmesi mümkün değildir. Eğitim emekçilerinin ihtiyacı kariyer değil, insanca yaşayacak ücret, sağlıklı çalışma koşulları ve güvenli gelecektir.

Milli Eğitim Bakanlığı’na çağrımız; kariyer basamakları sınavını yapmaması ve Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu bütün sonuçlarıyla birlikte derhal iptal etmesidir. Eğitim sendikalarının ortak sesi duyulmalı, yapılan yanlıştan çok geç olmadan geri dönülmelidir.”

Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı basın açıklamasının ardından, öğretmenler, olaysız şekilde dağıldılar.

Editör: Haber Merkezi