Uzun zaman oldu yazmayalı… Ya da yazıp yazıp vazgeçeli… Yazıp ta paylaşmayalı… En son ne yazıp paylaştım, hangi gazeteden yazdım? Giden günlerim oldu:)O yüzden hatırlamıyorum ama gerek yerel gazetelerde gerek de internet medyasındaki tüm Tire ve bölge haberlerini takip etmeyi bırakmadım. Her köşe yazısını da itina ile okudum. Yazanların eline sağlık. Severim köşe yazılarını, ayrı bir emek işidir, biraz gerçek, biraz hayal dünyası, biraz görmek istediklerin, biraz da gördüklerinin karışımı, bazen övgü, bazen yergi bazen de hiciv. Bir de tabii ki her yazıda yazarın kendine has üslubu… Kimisi köşeden yazıyor, kimisi de köşeli… Herkesin tarzı farklı… Ben mi? Dedim ya uzun zaman oldu diye yazmayalı… Bundan sonra nasipse yazılarımla buradayım… Bulduk buradan bir köşe yazıp ulaşacağız herkese… Teşekkürler Haber Tire… 13 senesini ilçemizde bulunan 2 güzide radyoda çalışarak ve çeşitli programlara imza atarak geçirmiş. Tire Belediyesi Basın Yayın Birimi’nde çeşitli görevlerde!Bulunmuş. 3 yıl boyunca yapmış olduğu haberleri yerel ve bölgesel gazetelerde yayınlanmış, ulusal gazetelerde ise başka isimlerin imzası altında haberleri yayınlanmış biri olarak. Yani görsel ve yazılı basında toplamda ve silkmede yıllar vermiş biri, bir âdem, bir Şeref ŞENKİ olarak yazılarımla bundan sonra buradayım. Çok zor ve o kadar da ulvi bir mesleği icra etmeye çalışan bir Basın çalışanı olarak buradayım. Basından bahsetmişken, kendimin geçmiş basın bayramımı da buradan kutlamak istiyorum. Ve hiç alışık olmadığım bir şekilde yazımı noktalıyorum… Dedim ya herkesin köşe yazmada bir tarzı var, bu sitedeki ilkyazımı tarzım olmadığı şekilde, kısa bir hikâye ile noktalıyorum… AH ARKAM AH!!! Evvel zaman içerisinde bir gün, ahaliden gencin biri olmadık işlerle, olmadık şekilde suçlanmış. Genç, normalde ahali içerisinde sevilen biri olmasına rağmen o zamanki yaptıklarıyla halk tabiri ile arkası sağlam olanların bir hayli canını sıkmaktaymış. Genç kendisi hakkında söylenenleri duyar, aldırmazmış. Ona o zaman için yakın olanlar(o zaman için!!!) ‘’bak böyle böyle diyorlar senin için nedir ne değildir dikkat et yaptıklarına hareketlerine, gitmesin Kadı Efendi’nin kulağına’’ demişseler bile Genç hiç oralı olmamış. ‘’Yaptıklarım yanlış olsa dediklerinizde haklısınız lakin yanlış yaptığım yok, benim hakkımda böyle şeyler söyleniyorsa bile Kadı Efendi beni tanır ben de onu iyi tanırım, vakti ile çok teşviki mesaimiz oldu, beni uyarır’ diye cevaplarmış. Zaman gelmiş daha gün ağarmadan kapısı çalınmış gencin, iki yeniçeri almış götürmüş onu Kadı Efendi’nin yanına. Kadı ‘’oku’’ demiş yanındaki Kâtibe. Kâtip suçlamaları okumuş bitirmiş. Genç tebessüm ederek bakmış Kadı Efendi’ye, Kadı bir daha ‘’oku’’ demiş Kâtip Efendiye. Kâtip bu sefer de verilen cezayı okumuş. Yatırılmış Genç falakaya, vermişler odunu ardı ardına. Odunu yedikçe bağırır olmuş Genç ‘’Ah arkam Ah’’ diye diye… En son dayanamamış odunu vuran görevli;’’ ya hiç arkana vurmadım ki ne diye bağırırsın böyle? Diye sorunca Genç o manidar cevabı vermiş ‘’Eğer Benim Arkam Olsaydı, Siz Bana Dokunamazdınız Bile’’ Saygılarımla…