Tarımda gelişme için en önemli konuların başında kooperatifleşme geldiğine değinen Başkan Eskiyörük, “Türk tarımında enfeksiyon var, ancak bugüne kadar aspirinle iyileştirilmeye çalışıldı. Sayın Bakanımız doktor olduğu için enfeksiyona karşı aspirin değil antibiyotik kullanılması gerektiğini çok iyi biliyor. Türk tarımı için antibiyotik kooperatifleşmedir. Şirket tarımcılığı anlayışından vazgeçilmelidir. Küçük aile işletmeleri kooperatif çatısı altında birleştirilerek sürdürülebilirliği sağlanmalıdır. Ancak bu şekilde Anadolu’nun yapısını bozmadan üreticinin yerinde üretmeye ve yaşamaya devam etmesini sağlayabiliriz. Sayın Fakıbaba’nın, soyadı gibi fakir babası olacağına inanıyoruz” dedi. FIRSATÇILAR ORTADAN KALDIRILMALI Plansız üretim nedeniyle oluşan dönemsel dalgalanmaları fırsata çevirerek haksız kazanç sağlayanların önünün kesilmesi gerektiğini belirten Eskiyörük, şunları söyledi: “Benim üreticim üretmekten korkmuyor ama ne ekeceğini, kaç liradan satacağını, ne kadar destekleme alacağını bilmediği için tefecilerin eline düşmekten korkuyor. Öncelikle kooperatifleşmeyi sağlayarak üretim planlamasıyla çiftçi güvence altına alınmalıdır. Tarıma ne kadar önem verirsek verelim, önce yol haritamızı doğru belirlemeliyiz. Piyasada yaşanan istikrarsızlık ve belirsizlikle tarım sektörü, rotasız bir gemiye benzemektedir. Bir an önce ülkemizin yol haritasını belirleyerek çiftçimizi güvence altına alacak bir tarım politikası oluşturulmalıdır. 200 milyon nüfusu doyuracak bir ülkede 80 milyonla ithalat yapmak Türkiye’nin ayıbıdır ve bugünümüzü kurtarırken geleceğimizi karartmaktır. Gittikçe güçlenen ithalat lobisine karşı dikkatli olmalıyız. Çiftçinin sırtından haksız kazanç sağlayanlara fırsat vermemeliyiz” PARA VEREN DEĞİL, PARA KAZANDIRAN BİR TARIM POLİTİKASI OLUŞTURULMALI Kooperatifleşmenin öncelikli devlet politikası haline getirilmesi gerektiğine değinen Eskiyörük, “Desteklemeler; üreticiye yardım anlayışıyla para vermek değil, para kazandırmaya yönelik olmalıdır. Benim çiftçim para yardımı değil, para kazanmak istiyor. Bakanlığımız, tüm yapısal sorunların ancak kooperatifçilikle çözüleceğine inanır ve bu yönde politika uygularsa Türkiye kısa zamanda ithalat yapan değil, ihracat yapan güce ulaşır. Bakanımızın, doğru ve donanımlı bir ekiple başarılı olacağına inanıyorum. Tarım Bakanımızdan öncelikle; örgüt yapısının düzenlemesini, şirket tarımcılığından vazgeçilip, tarımsal üretimi köylümüzün yapmasını, çiftçinin sırtından haksız kazanç sağlayan aracıları temizlemesini, üretimi planlayarak, çiftçiliği güvenceli bir meslek haline getirmesini, yol haritası olarak tekelleşme değil, kooperatifleşmeyi benimsemesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.