"Apartman dairesinde çocuk besler gibi olduk" Gübre Fiyatları dövize bağlı olarak fahiş fiyatlarda yükseldi.Nisan ayında 65-70 TL 'ye alınan gübre şuanda 120-130 TL'ye alınıyor.Hemen hemen iki'ye katladı diyen İbişoğlu, "Yem fiyatlarının bu kadar yükselmesinin nedeni yem ham maddelerinin yüzde 60-70'i ithal olması. Bizim burada üretici olarak bir eksikliğimiz var. Biz kaliteli kaba yemi kendimiz üretmemiz lazım. Fabrika yemini mümkün mertebe az kullanmamız lazım. Kendi buğdayımızı,arpamızı satmadan bunları kaba yeme alternatif olarak kullanmalıyız. Apartman dairesinde çocuk besler gibi olduk. Hayvanlarımızı öyle besler duruma geldik. Her şey hazır, her şey fabrikadan. Ama işte böyle bir krizde, doların, dövizin yükselmesiyle bunlar bize eksi yazıyor. Ne oluyor maliyetleri karşılayamıyoruz, süt inekleri bile kesime gidiyor. " dedi Tire Organize Sanayi'ye Yem fabrikası yapılacak olması Tire'ye ne gibi katkı sağlar? Yem fiyatları düşer mi? İbişoğlu, "Bu bölge'de yetiştirilen yem sanayinde kullanılan ham maddenin biraz daha değerlenmesini sağlar. Fabrika'nın yapılmasıyla uygun fiyatlarda yem alınabileceğini sanmıyorum. Sadece bir nakliye farkı olur. Şuanda ilçemizde Sütaş'ın yem fabrikası var. Farklı mı yem fiyatı değil. Ancak yapılacak yem fabrikası Tarım Kredi Kooperatifinin olacağı için tabi özel sektöre göre biraz daha ekonomik olur. " şeklinde konuştu. Mazotta ve gübre'de belli bir desteğin olduğunu desteklerin belli sınırlar içinde kaldığını belirten İbişoğlu, gübre, yem ve mazot fiyatlarının fahiş fiyatlara yükselmesine bağlı olarak bu primlerin arttırılmasını talep ettiklerini söyledi. "Bu bölge'de pamuk tarımının tekrar geri gelmesi lazım" İbişoğlu, "Her bölgenin destekleneceği belli ürünler var. Mesela pamuk var. 2006 yılına kadar Tire'de 100 bin dekara yakın pamuk ekiliyordu. Pamukta yılda bir ürün üretiyorsun ve pamukta bir sezonda 4 su ile üretimi bitiriyorsun. Ancak silajlık mısır'da bir sezonda 2 üretim yapıyorsun ve her silajlık mısır üretiminin en az 7-8 suya ihtiyacı var. İki ürün aldığın zaman ne yapıyor on altı defa tarlayı suluyorsun. Bu bölge'de pamuk tarımının tekrar geri gelmesi lazım. Üretici topluyor yetiştiriyor ürününü 1 liraya satıyor. Pazara veya markete gidiyorsun ürün 5 lira olmuş, tüketici zannediyor ki bu paranın hepsini üretici kazanıyor. Üreticinin son dönemde kazanma şansı neredeyse hiç yok. Biz gene de bölge olarak şanslıyız bir tarlaya yılda iki üç ürün ekiyoruz. Bir üründen kazanamazsak diğerinden kazanmaya çalışıyoruz. 'Tire'de tarımdan 4 bin 500 kişi emekli oldu' 1994 yılından bu tarafa yatırılan tek bir fatura ile vatandaşlarımız emekli olma şansı yakaladı. 2008 yılında çıkan yapılandırma ile Tire'de tarımdan 4 bin 500 kişi emekli oldu. Şimdi yeni yapılacak yapılandırma ile en azından 2 bin çiftçi emekli olacak. Tarımda pozitif bir ayrıcalık oldu o faturalar ile çiftçimiz emekli oldu."dedi "Ziraat odaları yalnızca aidat toplayan belge düzenleyen bir kurum değil" Tire Ziraat odası Başkanı Halil İbişoğlu, "Çiftçilerin kullandığı hazine arazileri var bunlara ecrimisil ödüyorlar ve en son çıkan kararname ile bu arazileri kullanan kişiler devletten prim alamıyorlardı. Eğer ki çiftçi maliye bakanlığı ile anlaşma yaparsa ecrimisil bedelinin yarısını ödediği takdirde sözleşmeyi imzaladığı takdirde bu arazilerden de artık prim alabiliyor. Bu da bizim Ziraat Odalarının bir başarısıdır. Ve hatta hatta hazine arazilerinin büyük bir kısmı satılığa çıktı. Bu satışlar daha önce ihale ile yapılıyordu. Ama Şimdi önce araziyi kullanana teklif edilecek belirlenen değer üzerine eğer içindeki çiftçi almazsa daha sonra ihaleye çıkarılacak. Bunların arkasında kim var Ziraat Odaları var. Ziraat odaları yalnızca aidat toplayan belge düzenleyen bir kurum değil. Tabi bizim bunu anlatmamız gerekiyor." dedi.