Uğur Mumcu19 yıl önce Ankara’da evinin önünde uğradığı bombalı faili meçhul saldırı sonrasında yaşamını yitiren gazeteci, yazar ve aydın Uğur Mumcu, ülke genelinde birçok yerde olduğu gibi Tire’de bir kez daha anıldı. Yağışlı ve soğuk havaya rağmen Tire Cumhuriyet Meydanı’nı gelen yaklaşık 50 kişilik grup, “Mumcu’nun faillerinin neden hala bulunmadığı?” sorusunu bir kez daha sordu. Faili meçhul cinayetlerin çokça yaşandığı 1990’lı yıllarda, yaşanan en önemli faili meçhul cinayetlerden biri şüphesiz ki gazeteci, yazar ve araştırmacı olan Uğur Mumcu’nun katledilmesidir. 19 yıl önce soğuk bir Ocak sabahı Ankara’da evinin önünde işe gitmek için aracına binen Mumcu, aracına yerleştirilen bombaların patlaması ile hayatını kaybetmiş, faili meçhullerin derin ve karanlık yüzü bir kez daha kendisini göstermişti. O tarihten itibaren her yıl Ocak ayında toplumun farklı kesimlerinden insanları bir araya getiren Uğur Mumcu’yu anma törenlerinin bir yenisi daha, dün ülke genelindeki birçok yer gibi, Tire’de gerçekleştirildi. Tire Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından tertiplenen anma programı Cumhuriyet Meydanı Atatürk anıtı önünde yapıldı. Yağışlı ve soğuk hava yüzünden törene yaklaşık 50 kadar kişi katıldı. Katılanlar arasında ADD, CHP, İşçi Partisi, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Eğitim İş Tire Temsilciliği ve Eğitim Sen Tire Temsilciliği üyeleri yer aldılar. Tire Atatürkçü Düşünce Derneği Şubesi ve Eğitim İş Tire Temsilciğini temsilen Atatürk anıtına çelenkler konuldu. Mumcu’yu anlatan günün anma konuşmasını ADD yöneticilerinden Murat Özan yaptı. Tören programı, demokrasi şehitleri olarak ifade edilen Mumcu ve diğer isimler adına Atatürk anıtına karanfillerin konulması ile sona erdi.   “ASLA DÖNMEMELİYİZ AYDINLIĞIN YOLUNDAN” Meydanda toplanan kalabalık adına basın açıklamasını okuyarak günün anlamını belirten konuşmayı dile getiren Tire ADD yöneticilerinden Murat Özan, gerçekleştirdiği basın açıklamasında şunları söyledi: “Ocak ayı ülkemiz için, aydınlanma ve daha çok demokrasi yolunda yitirdiklerimiz için, biz geride kalan ve mücadeleye devam edenler için karanlık, kasvetli ve acılarla dolu bir ay... Onat Kutlar, Metin Göktepe, Hrant Dink, Uğur Mumcu, Muammer Aksoy hep Ocak ayında yitirdiklerimiz. Yalnız ocak ayında mı? Bunun dışında Kubilay, Abdi İpekçi, Bahriye Üçok, Necip Hablemitoğlu, Turan Dursun, Ahmet Taner Kışlalı, Cavit Orhan Tütengil hep demokrasi yolunda yok edilmediler mi? Işığın gün yüzüne çıkaracağı karanlık işlerden, kapalı kapılar ardında yürütülen karanlık ilişkilerden beslenenler hep korkmuştur tarih boyunca aydınlardan, aydınlatanlardan. Çünkü korkar yarınlarımızı çalanlar, çocuklarımızın gençlerimizin geleceğini karartanlar. Bu korku öyle derin bir korkudur ki, ancak karşılarında engel gördükleri güçleri, ipliklerini pazara çıkaracak insanları yok ederek sustururlar içlerindeki canavarın kana susamış haykırışlarını. Kanla, karanlıkla beslenenler ölüm emirleri yağdırarak, alçakça pusularda katledileceklerin ölüm planlarını yaparlar haince, sonra taşeronlarına uygulatıp hain planlarını, uzaktan izlerler yarattıkları kanlı tabloyu. Oysa tetiği çeken elin namlunun ucundakiyle, bombayı otomobile gizlice koyan elin hedefindekiyle hiç bir alıp veremediği yoktur. Öldürdüğünün, yok ettiğinin onun daha iyi bir yaşam sürmesi içindir mücadelesi, yani katili için ölmüştür aslında maktul... Ne acı dostlar, bu ülkede insanlar hızla birbirine düşman ediliyor, gözünü kırpmadan hiç tanımadığı birinin yaşam hakkını elinden alabiliyor. Faili meçhul cinayetler konusunda kötü bir üne sahip ülkemizde 19 yıldır aydınlatılamamış Uğur Mumcu cinayetine karşılık onun anısı karşısında boynumuz eğik, ama değerlerini korumak ve yaşatmak adına başımız dimdik olmalı, hiç yorulmamalıyız, asla dönmemeliyiz aydınlığın yolundan. Hiç hak etmedikleri acı sonlarla aramızdan ayrılan demokrasi adına, barış adına, aydınlanma adına hayatlarını hiçe sayan kaybettiğimiz tüm aydınlarımızı rahmet, minnet ve özlemle anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyorum.” Kamuran KIZILBOĞA (Büyük Tire Gazetesi)
Editör: Haber Merkezi