Bağımsız Eğitim Sen Tire İlçe Başkanı Resül Kara, Tire İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Erkut’u “Milli Eğitim Müdürlüğü’nden istifa etmesi hayırlı bir iş olacaktır.” Diyerek isitfaya çağırdı. 
Ercan ÇELİK

Bağımsız Eğitim Sen Tire İlçe Temsilciliği’nden konuyla ilgili yazılı olarak yapılan basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı;
“Sendikamızın Projendirerek hayata geçirdiği “Eğitime Destek Projesi” kapsamında kamuoyunca bilindiği üzere her yıl şehir merkezine ulaşımı güç iki köyümüze ait okullara kitap ve kırtasiye desteğinden bulunmaktayız. Bu yıl bu kampanyamızdan İlçemizin Saruhanlı-Çoban Köy ve Çeriközü İlkokullarına faydalandırdık. Ancak bizim bu sendikal kampanyamız yandaş sendika yanlısı Tire İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Mehmet Erkut Bey’e dokunmuş olmalı ki bizleri İzmir valiliğine;
1.)İzinsiz Yardımda bulunmak
2.)Okullarda Yetkileri olmadığı halde denetim yapmak
3.)Basına izinsiz demeç vermek
4.)Basın Demecinde öğrencileri kullanmak
5.)Yetkilileri Göreve Davet etmek
Başlı konularda şikâyet etmiş, Sayın Erkut hadi ömrünüz boyunca yandaş sendikaya yandaşlık yaptığınız için 4688 Sayılı yasanın 6.Maddesinden buna bağlı olarak başbakanlığın 2003/37 Sayılı ve 2005/14 Sayılı genelgelerinden haberiniz yok,  Sayın Erkut denetimin ne olduğunu da mı bilmiyorsunuz. Okuduğunuz yazıyı da mı yorumlayamıyorsunuz, gazetedeki resmi de mi seçemiyorsunuz.
        Bakın sizi bu konularda biz şimdilik kibarca bilgilendirelim;
1.)Sendikalar Önceden izin almaksızın kurulurlar ve sevk, idarelerinde hiçbir makamdan izin almaksızın güvenlik gerekçesiyle gerek duyduklarında faaliyetleri hakkında gerekli makamlara sadece bilgi vererek faaliyetlerini sürdürürler.
2.)Bakın Sayın Erkut 2005/14 Sayılı Başbakanlık genelgesinin 7. Maddesi ne diyor. “Sendika ve konfederasyon il ve ilçe temsilcileri ile sendika şubesi, sendika ve konfederasyon yöneticilerinin yürütmekte oldukları sendikal faaliyetler kapsamında, görevleri ile ilgili olmayıp doğrudan yapacakları basın açıklamaları hakkında disiplin soruşturması yapılmayacaktır.” İşte o yüzden açıklamamızda bir suç tespit ettiyseniz bunun şikâyet mercii İdari yönetim değil T.C Savcılarıdır. Yani Sendika Tüzel kişileri sevk ve faaliyetlerinde ancak Sendika Genel merkezlerine karşı sorumludurlar. Konusu suç teşkil eden durumlarda da T.C Savcılarına karşı sorumludurlar idarelere karşı değil. Tabi bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp demiş atalarımız.
3.)şikâyetinizde demişsiniz ki basın demecinde öğrencileri kullandı be hey adam Allah Aşkına Basında çıkan resimde yanımızda yöremizde bir tane öğrenci mi var, ya da basın açıklamamızda bir tane öğrenci adı mı zikretmişiz?
4.)Sonra siz idarecileri göreve davet ettiğimiz için bizden şikâyetçi olmuşsunuz. Evet, sizi göreve davet ettik, Bir vatandaş olarak da bir Sivil toplum kuruluşu olarak da bu bizim en doğal hakkımız. Şayet görevlendirmeniz koltuklar çalınmasın diye beklemekse biz suçluyuz cezamızı da idam isteriz. Yok, göreviniz eğitim öğretimi sevk ve idare etmekse biz haklıyız çünkü size, çocuklarımıza iyi eğitim ortamları sağlayamadığınızı söyledik, peki siz ne yaptınız sayın Erkut   gerçekten çocuklarımızın ortamları dediğimiz gibi mi değil mi diye merak edip oraları gitmek yarine koşa koşa bizi şikâyet etmeye gittiniz. Yazık…
5.)Sizin bu şikayetiniz Türk Ceza Kanunun 118. ve 119. maddesi kapsamında suç teşkil etmektedir. Ancak bu aşamada hakkınızda suç duyurusunda bulunmayacağız çünkü sizi bilgilendiriyoruz.

        Sayın Erkut göreve geldiğiniz günden beri Eğitim ve Öğretimin sevk ve idaresinde sürekli olarak aksaklıklar eksiklikler ve sorunlar oluşmakta. Bu aksaklıklar gün geçtikçe büyümektedir. Kararlarınız gerek Bağımsız Türk Yargısı gerekse kamuoyu tarafından sorgulanmakta ve genellikle yanlış kararlara imza attığınız Kamuoyu ile birlikte Bağımsız Eğitim-Sen İlçe Temsilciliğince de gözlemlenmektedir. O yüzden Sayın Erkut herkes her şeyi yapabilecek diye bir kaide yoktur. Belki iyi bir öğretmensinizdir, ama bu iyi bir Milli Eğitim müdürlüğü yapabileceğiniz anlamına gelmez. Eğer yaptığınız işte aldığınız kararlar sürekli tepki görüyor ve eleştiriliyorsa ve çoğunluğu da kamuoyunda kabul görmeyen kararlar ise en iyi yaptığınız işe dönmek bizce en onurlu duruştur. Milli Eğitim Müdürlüğü hassas bir görevdir çünkü Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu, Türkiye Cumhuriyetinin Varlık Sebebi, Türk Milletinin Atası, Baş Öğretmenimiz, Büyük Türk Mustafa Kemal Atatürk “ En mühim ve feyizli vazifelerimiz millî eğitim işleridir” diyerek Milli Eğitim işlerinin ne kadar hassas ve ehemmiyetli işler olduğunu belirtmektedir. 
        Biz istedik diye veya bizi şikâyet ettiniz diye değil, Eğitim öğretim işlerinin mühim işler olmasından dolayı bizce siz bu görevden ayrılmalısınız. Bunu dostane bir tavsiye olarak telakki etmenizi ister konunun mahiyetini komu oyuna arz ederiz.”
Editör: Haber Merkezi