Ercan ÇELİK

Ders saatlerinin arttırılması, müfredatın yenilenmesi gibi konularla ilgili yazılı basın açıklaması yapan Resül Kara’nın açıklamasında şu ifadeler yer aldı;

“DERS SAATLERİ SİL BAŞTAN
Geçtiğimiz yıllarda Otuz (30) Saat olan haftalık ders saatleri Otuz beş (35) saate çıkartılarak İlköğretim ve Ortaöğretim kurumlarında günlük ders saatleri yedi saate çıkartılmıştı. Milli Eğitim Komisyonu ders saatlerinin otuz (30) ya da Otuz beş saat olması konusunda görüş birliği sağlayamaması üzerine Öğrenci ve veli görüşlerine dayanarak otuz beş (35) saate çıkartılan ders saatleri önümüzdeki Eğitim Öğretim yılından itibaren tekrar otuz (30) Saate indiriliyor. Bu durumda zorunlu ders saati haftalık Yirmi Beş (25) saat olurken, seçmeli ders saati de beş (5) saat olarak belirlendi. Bu yöndeki Komisyon kararına eklenen metne göre önümüzdeki yıldan itibaren ikili eğitimin de sona ermesi gerekmektedir.

MÜFREDAT TEKRAR YENİLENİYOR
Milli Eğitim bakanlığı Müsteşarı Yusuf TEKİN’ in yaptığı açıklamalara göre müfredatın içeriği değiştiriliyor. Yapılan açıklamada müfredatın daha da sadeleştirileceği vurgulanırken, Müfredatta bilgiden çok analiz yeteneğini geliştirecek konuların yer alacağı ifade edildi.

MESLEK DERSLERİNE SEKTÖR KATKIDA BULUNACAK
Yapılmak istenen yeni düzenlemeye göre Meslek liselerinde akademik derslere öğretmenler girerken, meslek derslerine ustaların girmesinin önü açılacak. Tabi burada usta derken sadece sanayici ustalardan bahsetmek haksızlık olur, Güzel sanatlarda Resim, Müzik vb. gibi meslek derslerinde dallarda ustalaşmış sanatçılar, Ticaret Liselerinde meslek derslerinde dallarında ustalaşmış mali müşavirler, vergi memurları vb. Kız sanat liselerinde dallarında ustalaşmış modacı, tasarımcı vb. İmam Hatip Liselerinde de herhalde imamlar meslek derslerine girerler artık. Tabi işin birde ustalar için pedagojik formasyon dönemi olacaktır tahmin ediyoruz, yoksa nasıl sınıf düzenini sağlayıp ders anlatabilsinler ki?

MEB TORBASINDA NELER VAR
65. Cumhuriyet hükümeti kabinesinde bazı değişikler yapılmasıyla birlikte Yeni Milli Eğitim Bakanı İsmet YILMAZ oldu,  Bakanlık Bürokratları yeni bakanı Torba Kanunla karşılamayı düşünmüş olacak ki, Çuvalın içine bir kısım değişikler içeren tasarılar koyup yeni Bakanın eline tutuşturma hazırlığındalar. Bu tasarılarda neler var bir göz atalım;

BÜTÜN MÜFETTİŞLER TASFİYE EDİLECEK
2015-2016 Eğitim Öğretim Yılı itibariyle görevde bulunan tüm maarif müfettişleri tasfiye edilerek Eğitim Uzmanı olarak atanacaklar. Yeni dönemde ise Öğretmen kökenli müfettiş dönemi sonlandırılarak İşletme Mezunu olan müfettişler atanacak, bunun bir yönden anlamı şu olabilir, artık her okul bir işletmeye dönüşecektir. Bu işletmelerde köyünden beş yumurtayla çıkıp mühendis olarak dönen zeki çocuklarımızı görmek artık mümkün olmayacaktır. Bunun yerine parası olan okuyup adam olacak garibanın çocuğunun ise çobanlıktan, çiftçilikten, amelelikten başka bir şansı kalmayacaktır.

OKUL MÜDÜRLÜKLERİNE SADECE AKADEMİSYENLER ATANACAK
Tasarıda Okul yöneticisi olarak Akademisyenlerin atanması planlanmıştır. Günümüzde bölerek çoğaltılan üniversitelerde akademisyen ihtiyacı elzem iken, akademisyenlerin Üniversitelerde bilime katkı sağlamaları beklenirken işletmecilerin denetlediği okullarda bir koltuğa mahkûm edilmeye çalışılmasının ne kadar doğru olduğunu kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.


MESLEKİ EĞİTİM MERKEZLERİNİ BİTİREN ÖĞRENCİLERE LİSE DİPLOMASI
Torbada Mesleki Eğitim Merkezlerinin Ortaöğretim kurumu kapsamına alınması düşünülmekte, Fark derslerini veren her Mesleki Eğitim Merkezi mezununa Lise diploması verilmesi planlanmaktadır. Bu durum Akp hükümetince 12 yıla çıkartılan Zorunlu Eğitimin yine aynı hükümetçe delinmesi anlamına gelmektedir. 8. Sınıftan mezun olan her birey bir işe yerleşir ve bu dört yıl boyunca hem çalışıp hem de haftada bir gün okula gitmek suretiyle fark derslerini de vererek Lise mezunu olabilir. Bu durumda çocuk işçiliğinin önü de açılmış olur. Şimdi sormak gerek sonuçta böyle olacaksa geçmişte zorunlu eğitimi neden 12 yıla çıkardınız?

BU TORBA ASLINDA SIKINTI BARINDIRMAKTADIR
Bu torba eğitim öğretim kaygısıyla hazırlanmış bir torba olmayıp siyasi kaygılarla hazırlanmış bir çuval misali hukuksal ve toplumsal birçok sıkıntıyı beraberinde getirebilecek tasarılar barındırmaktadır. Umarız yeni bakan hukukçu kimliğiyle bu durumu görür ve bu çuvalı kaldırıp bir tarafa fırlatır atar. Eğer böyle bir durum söz konusu olmazsa Bağımsız Eğitim-Sen olarak konunun daima takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyururuz.”


Editör: Haber Merkezi