AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu “Bir devlet yöneticisinin görevi her ferdini kendi ailesinin bireyi gibi hissetmektir. Kimsenin hayat tarzına müdahale söz konusu değil. Aksine özgürlüklerin genişlediği bir dönemdeyiz” dedi.<br /> <br /> <div><br /> <strong>Ercan ÇELİK<br /> </strong><br /> </div> <div>AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, gündemdeki öğrenci evleri konusuna açıklık getirdi. “Kimsenin hayat tarzına müdahale etmiyoruz” diyen Soylu, “Bir devlet yöneticisinin görevi her ferdini kendi ailesinin bireyi gibi hissetmektir. Kimsenin hayat tarzına müdahale söz konusu değil. Aksine özgürlüklerin genişlediği bir dönemdeyiz. Türkiye’de, hayat tarzı da yaşam tarzı da demokrasinin teminatı altındadır.” dedi. Soylu, çıktığı 1 günlük Küçük Menderes gezisinde sırasıyla Tire, Ödemiş, Kiraz, Beydağ ve Bayındır ilçelerini ziyaret ederek partililerle bir araya geldi. Programına Tire’den başlayan Süleyman Soylu’ya AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay ile yönetim kurulu üyeleri eşlik etti. Tire Belediye Salonu önünde ilçe Başkanı Kamil Yaldız ve partililer tarafından karşılanan Soylu’nun konuşması ise salondan büyük alkış aldı. </div> <br> <br> <div><strong>"ÖNEMLİ GÜNLERİN ARİFESİNDEYİZ"</strong></div> <div>Konuşmasında, genel bir Türkiye profili çizen Soylu, yerel seçimlerin önemine değindi. Yerel seçimlerin geçmişteki diğer seçimlerin hiçbirine benzemediğine dikkat çeken Soylu, “Bu seçimlerin hemen arkasından yaklaşık 4 ay sonra Cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Önemli günlerin arifesindeyiz. Olası bir hatanın telafi edilemeyeceği, tamiratına zaman kalmayacağı bir seçime gidiyoruz. Bu ülkemizin bekasını ilgilendiren bir mesele. Geçmiş önemli ama şimdi geleceği inşa eden bir AK Parti var. Cumhurbaşkanlığı seçimi ile artık halkın iktidarı başlayacak” diye konuştu. Yerel seçimlerde, İzmir’i AK Parti ile buluşturmak istediklerini ifade eden Soylu, “İzmir’i hak ettiği hizmet noktasına taşımak istiyoruz. En çok kalkınan, en hızlı gelişen, her kesin imrendiği bir şehir haline getirmek istiyoruz. Önümüzde iyi bir fırsat var. Kavga istemiyoruz. Tire ise üzerimizde emanettir. İlerleyen dönemlerde bende gelip, Tire’deki seçim çalışmalarına bizzat katılacağım” dedi.</div> <br> <br> <div><strong>"TIKANAN SİSTEMİ HEP SANDIK ÇÖZDÜ"</strong></div> <div>Türkiye’nin kendisini 21. yüzyıla göre hazırladığını kaydeden Soylu, “Türkiye, dünya merkezinin batıdan, doğuya kayacağı dönemi iyi yönetmek istiyorsa adımlarını kararlılıkla atmaya devam edecektir. Gerçekleştirilen yatırımların hepsi Türkiye’yi 21. Yüzyıla hazırlamanın iradesidir. Rahmetli Menderes’in rüyalarının bugün Recep Tayyip Erdoğan ve kadroları tarafından hayata geçirilmesi tesadüf değildir. Demokrasi geliştikçe halkımız gelişti. Türkiye tüm sorunlarını sandıkta çözdü. 28 Şubat zihniyeti ve faiz lobisi yine sandıkta tasfiye oldu. Demokrasi tarihinde tıkanan sistemi hep sandık çözdü. Bu memleketin en büyük gücü oy gücüdür. Sandık, milli irade, namus, kalkınmışlık ve zenginliktir. Türkiye’nin büyüyüp, kalkınmasını nasıl sandık temin ettiyse gelecekte Türkiye’nin bölgesel ve dünya çapında önemli bir aktör olmasını sağlayacak en önemli aktör yine sandıktır” diye konuştu.</div> <br> <br> <div><strong>"OYUNLAR OYNANIYOR"</strong></div> <div>Türkiye’nin üzerinde çeşitli oyunlar oynandığını belirten Soylu sözlerine şöyle devam etti. “Bizlerin milli gururu ile hesapları var. Birlileri insanımızın moralinin yükselmesini hazmedemiyor. Otoyolları, üniversiteleri, nükleer santralleri, rafinerileri, havaalanları , atak helikopteri, insansız uçakları, füzeleri ve gemileri ile Büyük Türkiye’yi inşa ediyoruz. Ama bunları bize yaşatmak istemiyorlar. Son dönemde Cumhuriyet tarihinin en düşük faiz oranları yaşandı. Yapılanlar, faiz baronlarına korku saldı. Bu tablo birilerinin hoşuna gitmedi. Biz nereden geldiğimizi ve ne yaptığımızı biliyoruz. Çözüm sürecini bölünme süreci olarak gösteriyorlar. O karanlık yıllarda, bölünmeyen Türkiye şimdi birlik ve beraberlik içinde mi bölünecek? Bizleri tarih boyunca defalarca test ettiler. Tarih boyunca her vatandaşımıza sahip çıktık. Kimseye sırtımızı dönmedik. Ne yapsaydık, bize sığınan 300 bin Suriyeli kardeşimize sahip çıkmasa mıydık?” </div>