Kuvayi Milliye'den Milli Eğitim Müdürü'ne sorular

Kuvayi Milliye Eğitim Sendikası Bölge Başkanı Resül Kara, yayınladığı yazılı basın açıklamasında, Tire’nin Kurtuluşunun 92. Yıldönümü olan 4 Eylül 2014 tarihinde eğitim çalışanlarına izin verilmemesini sert bir dille eleştirdi.

Ercan ÇELİK

Resül Kara’nın “Onurlu Efendiler, Onursuz Köleler” başlığıyla yayınladığı basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı;

“04 Eylül 2014 Tarihi İlçemiz Tire’nin 1.Dünya Savaşı sırasında uğradığı Yunan işgalinden kurtuluşunun 92.yıldönümüdür. Bilindiği üzere bu anlamlı gün doksan iki yıldan bu yana ilçemizde çeşitli etkinlik ve aktivitelerle kutlanmaktadır. Fakat bu yıl bir farkla, Milli Eğitim çalışanı bin kusur kişinin eksikliğiyle bu bayram törenlerini Devlet erkanı bey ve hanım efendiler kutladı. Şimdi bu yıl bayram törenlerine Tire Milli Eğitim Çalışanlarını sokmayan, bu törenlerden mahrum eden Milli Eğitim Müdürü Mehmet Erkut’a ve onun iki dudağının arasından çıkanla Personelini mesaiye çağıran okul müdürlerine soruyoruz.

1.)Bu bayram Sadece müdürlerin ve Devleti temsil edenlerin bayramı mı ?

2.)Halkın bayramı değil mi?

3.)Sizin Emriniz altında çalışanlar halk değil mi?

4.)4 Eylül’de Tire’nin kurtuluşunu Tirelilerin kutlaması zorunuza gidiyor mu? Gitmiyor mu?

5.)Bu bayram coşkusunu yaşamak sadece İlçe Milli Eğitim Müdürü ve okul müdürünün hakkımı ki siz diğer öğretmen ve çalışanları ofislerine ve okullarına tıkmaya ve oralardan çıkartmamaya kalkıştınız.

6.)Bu bayram Tireliler için bir onur, gurur ve coşku vesilesi iken bu onuru ve gururu siz yaşarken emriniz altında ekmek mücadelesi verenlere yaşatmamanız kendinizi onurlu efendiler, emriniz altında ekmeğinin kavgasını verenleri de onursuz köleler olarak gördüğünüz anlamına gelmekte midir?

7.)Bu bayram Coşkusunu Milli Eğitim Çalışanlarına yaşatmamanızın umarım yasal bir dayanağı vardır. Eğer bu yasal dayanağı ortaya koyamaz iseniz Sayın Erkut ve okul müdürleri sizlerle hukuk önünde veyahut istediğiniz her türlü platformda hesaplaşacağımızı bilmenizi isterim. Eğer varsa yasal dayanağınızı bizimle ve kamuoyuyla paylaşmanızı isteriz.

8.)Biz her zaman söyledik yine söylemekte bir beis görmeyiz ki iki mevzuatı bir arada değerlendiremeyen kimseler ne demokratik olabilir, ne de hakkaniyet ölçüleri içerisinde davranabilirler. Bu da onların makamlarının hakkını vermediklerinin bir göstergesidir ki, siz Sayın Erkut Bey Makamınızın hakkını verdiğinize inanıyor musunuz?

9.)Şunu iyi bilin ki Sayın Mehmet ERKUT beyefendi biz sendika olarak 4 Eylül günü sizin sözünüze itibar ve itaat etmeyerek bayram coşkusunu ailelerimiz ve çoluk çocuğumuzla birlikte doyasıya yaşadık. Yani bir sivil toplum Kuruluşu ve Sendika olarak diğer adını sendika diyenlerin aksine size meyden okuduk. Bu konuda bir beyanınız veya herhangi bir yaptırımınız var ise kamuoyu önünde bu beyanınızı ve yaptırımınızı öğrenmek isteriz.

Daha başlar başlamaz Sayın Erkut’a basın yoluyla iki defa, iki önemli konuda ard arda bu kadar soru sormuşsak kamu oyu bilmelidir ki Tire Eğitim Yönetiminde bir kaos hakimdir ve kırılma noktasına yaklaşılmış demektir. Bu defa da sayın Erkut sorularımızı kamuoyu önünde cevaplamaz ise bunu ileride gelecek nesillerin okuması ve ders çıkartması için kitap haline getireceğimizi kendisinin ve kamuoyunun bilmesini isteriz.”