Önceki gün saat 14:30 sularında Tire Devlet Hastanesi bahçesinde, hasta yakını Z.E, hemşire S.K’ya ve olayı sakinleştirmek için müdahale eden servis sorumlusu hemşiresi S.O ya saldırmıştı. Hasta yakını Z.E., hemşireye hakaret ve tehdit edip, kötü söz söyledikten sonra, hemşirenin dudağını patlatmış, kolunu ısırmış ve bayılmasına sebep olmuştu. Yaşanan sağlıkta şiddet olayının ardından Demokratik Sağlık Sen üyeleri Hastane bahçesi Poliklinikler önünde toplanıp basın açıklaması yaptı. Sağlıkta şiddetin kınandığı açıklamayı Demokratik Sağlık Sen İl Başkanı Ahmet Doğruyol okudu. Doğruyol, basın açıklamasında şu cümlelere yer verdi; SAĞLIKTA ŞİDDETİ KÖRÜKLEDİ “Her zaman olduğu gibi ilgili merciler tarafından maalesef sağlık çalışanımız yine yalnız bırakılmıştır. Sağlıkta şiddet; Mevcut sağlık politikaları çerçevesinde değerlendirildiğinde, yani Sağlık hizmetlerinin ticari bakış açısıyla ve vitrine yönelik yapılması, bu gün geldiğimiz nokta açısından oldukça önemlidir. Son yıllarda en tepede bulunan makam sahiplerinin, sağlık personeline karşı kullandığı olumsuz ifadeler, sağlık personellerinin vatandaşın emrinde, vatandaşın hizmetkârı, her ne sebeple olursa olsun vatandaş haklıdır görüntüsü vermesi sağlıkta şiddeti körüklemiştir. Sağlık çalışanlarını hiçbir şekilde korumayan sistem ALO 184, BİMER, CİMER gibi, şikâyet hatları ve hasta hakları birimleriyle çalışanlar adeta kıskaca alınmıştır. Biz elbette hiçbir vatandaşımızın mağdur olasını istemeyiz. Ancak ortada sağlık çalışanlarına karşı büyük bir adaletsizlik ve haksızlık vardır. BUZ DAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ Devlet memuru olarak devleti temsilen verilen sağlık hizmetleri sunumu başta Sağlık Bakanlığı yetkilileri olmak üzere takdir görmemektedir. Sağlık çalışanları sahipsiz kalmıştır. Yapılan anketlerde 24 saat kesintisiz hizmet veren sağlık çalışanlarımızın %82’si şiddete uğradığını ifade etmiştir. Çok uzak değil 13-15 Yıl önce bir hekimin yanına ceketini ilikleyerek giren vatandaşlarımıza ne oldu da, bu gün sağlık çalışanına küfür hakaret tehdit ve fiziki şiddet uygular oldular?. Gösteriyor ki bir yerlerde sıkıntı var. Bize ulaşan, bilgimiz olan şiddet vakalarında elimizden geldiğince maddi, manevi, hukuki yönden çalışanlarımızın yanında olmaya çalıştık. Yeterli mi? Maalesef yeterli değil. Ve şiddet vakaları her geçen gün artarak devam etmektedir. Sağlıkta şiddette basın yayın organlarımıza yansıyan bölüm buz dağının görünen yüzünden ibarettir. PEKİ ÇÖZÜM NE OLMALIDIR? Öncelikle verilen ve verilecek cezaların caydırıcılığının olması gerekmektedir. Sağlık hizmeti veren çalışanların görevi başında olan bir devlet memuru olduğu unutulmamalıdır. Sağlık personeline bırakın şiddet uygulamayı, hakaret ve küfrün hapis cezaları olmalıdır. Sağlık personeline karşı işlenen suçların cezasının hiçbir şekilde paraya dönüştürülememesi sağlanmalıdır. Tehlike arz edecek Yaşanan sözlü ya da fiili saldırılardan hemen sonra sağlık müdürlüğü avukatları olayın adli mercilere intikal ettiği ilk anda olaya müdahil olarak sağlık çalışanlarının yanında yer almalı, verilen ilk ifadelerin, tutulan raporların uygun olmasını sağlayarak süreci yakından takip etmelidir. Gerekli vakalara kolluk kuvveti sağlanmalıdır. Uygulanan sağlık politikaları siyasi endişelerden uzak, vitrine değil, hizmete yönelik olmalıdır.”