Geçtiğimiz hafta sonu bir eğitim öğretim yılını daha hatasıyla günahıyla kapattık. Bunu defalarca yaptık; ancak defalarca yapılan bir şey daha var. Bu hafta köşemde, sizlerle okul müdürlüklerince öğrenci velilerinden Eğitime Katkı Payı ya da okul aidatı adı altında toplanan, ya da toplanmaya çalışılan ücretlerle ilgili bir şeyler paylaşmaya çalışacağım.

Öncelikle devlet bin bir çeşit verginin içinde zaten eğitime destek vergisi almaktadır. İkinci olarak Sosyal Devlet olmanın ilkesi zorunlu eğitim giderlerinin devletçe karşılanmasıdır. Üçüncü olarak her eğitim öğretim yılı başında görevdeki Milli Eğitim bakanı çıkar ve “velilerden kayıt parası, okul aidatı adı altında bağış toplanması yasaktır” der.
Şimdi tüm bunları alt alta toplayalım bakalım ortaya ne çıkacak. İlk olarak Okul Müdürü, yönetimi veya Okul Aile birliklerinin öğrenci velilerinden bağış talep etmesi yasal değildir, velileri bir şekilde bağışa zorlaması etik değildir. Tüm bu yapılanlar Sosyal Devlet ilkesiyle bağdaşmadığından dolayı suç bile teşkil etmektedir.
Öte yandan devlet okullara yakacak kömürü veriyor. Ancak kömür kendi kendine tutuşup yanmıyor. Tutuşturmak için oduna ve Kaloriferciye ihtiyaç var. Okullara hizmet alımı yoluyla ya da kadrolu olarak hizmetli veriliyor, ancak hizmetlinin okulu temizlemesi için bir de temizlik malzemesine ihtiyaç var. Devlet bunları karşılamıyor. Ortaöğretim Kurumlarının (Liselerin) Ödenek kalemleri var ancak ilköğretimlerin ödenek kalemleri de yok. Dolayısıyla okul müdürleri bu konuda haklı olarak öğrenci velilerinin üzerine gidiyor. Okulun işleyebilmesi için okul aidatı diyor ve gönüllü bağış makbuzu marifetiyle okulunda bir bütçe oluşturuyor. Bakan her ne kadar veliden para alınması yasak diyorsa da okul müdürleri bu işi gizli kapaklı yapmıyor ve okulda oluşturulan bütçeyi elektronik ortamda Bakanlık da takip ediyor.
Şimdi ben de diyorum ki; Sendikalar ya da Sivil Toplum Kuruluşları niçin vardır? Toplumun ve mensuplarının menfaatlerini korumak, gözetmek için… Önümüzdeki Eğitim Öğretim dönemi başladığında Okul Müdürleri öğrenci velilerinden para talep etmesin ve okul ihtiyaçlarını içerir listelerini İlçe Milli Eğitimlere bildirsin. Öğrenci velilerimiz de Okullardan talep edilen paraları vermesin ve zaten ödedikleri vergilerin içerisinde Eğitime Katkı payının olduğunu beyan etsin. Bizler de Sivil toplum kuruluşları olarak gördüğümüz eksiklikleri Hükümete bildirelim. Toplumun olmazsa olmazı okullarımızın ihtiyaçlarının tümünün devletçe karşılanmasını talep edelim.
Bunu yapmak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti için zor değildir. Öğrenci başına asgari yirmi lira’yı okul bütçelerine aktarmak, Özel Okullardaki öğrenciler için öğrenci başına bin lira aktarmaktan daha kolaydır.

Hoşça kalın, sağlıcakla kalın