İşgalden kurtuluşun anma törenlerini çocukluğumdan bu yana izlerim ama gördüğüm bir gerçeğe de burada değinmek isterim. Her geçen yıl coşku biraz daha azalmakta, o eski duygular biraz daha kaybolmaktadır. Bu konuda gözlemlediğim şudur; Artık kutlamalardaki coşkuların silikleşmesi halkın rağbetini de azaltmaktadır. Bu yıl 89. Kurtuluş törenlerini yaptığımız 4 Eylül bayramında atlı süvarilerin olmaması, Avcılar kulübünün kuru sıkı silah seslerinin kesilmesi, koruma teşkilatının törenlerde bulunmamaları, hatta kurtuluş gazisi olarak yıllarca törenlerde boy gösteren Hasan KURT amcamın Ege-Bir restoranın köşesinden, gazilik madalyası ve üniforması üzerinde olarak bayramı seyretmesine rağmen, protokole ya da törene katılmasının sağlanmaması, kendi Tireli gazilerimizin törenlerde bulunmaması, bunun yerine başka yörelerin gazilerinin törenlere getirilmesi beni derinden üzdüğü gibi yaptığım kamuoyu araştırmasına göre Tirelinin de gözünden kaçmamıştır.

Biz köylerde milli duygular köreliyor derken şehirleri hesaba katmamıştık. Ancak şehirlerde milli duyguların hepten yok olmaya yüz tutmuş olması bizleri üzdü; bilmiyorum işin başındakiler bu konuda ne düşünürler. Yoksa yine her şeyi bir kenara bırakıp Vali beyin gönderdiği Mehmet beylere bizim eleştirilerimiz hakkında yakınmaya mı giderler, ya da önümüzdeki yıl daha coşkulu daha yöresel ve daha milli bir bayram kutlaması için biraz daha çaba mı harcarlar önümüzdeki süreçte bunları göreceğiz.
Tireliler olarak isterdik ki 4 Eylül bayramında en azından bir bayrak geçiş töreni olsun. Şehitler parkını süsleyen topumuzu çeken bir kağnı arabası olsun, bir atlı süvari birliğini temsilen atlılarımız geçit törenini süslesin, Kurtuluş gününün anlamına istinaden bir gösteri yapılsın. İşgalden kurtuluş gününü adeta canlandıran Avcılar Kulübü üyelerimiz tören alanına silah sesleri arasında girsin. Araç konvoyunda bulunan bir iki firma ve bir iki kurum dışında tüm Tireliler örneğin kamyoncular kooperatifi, örneğin otobüsçüler kooperatifi, örneğin şehir içi minibüsleri de törene katılsın. Tabi ki bunlar gönül isterdi ki bölümünde yer alan dilekler.
Törenler silik hazırlanınca halkın rağbeti de doğal olarak düşük oluyor. Eğer haksızsınız diyecek olan varsa Ödemiş’teki 3 Eylül Törenleriyle Tiremizdeki 4 Eylül törenlerini şöyle bir kıyaslayıversin.

Daha coşkulu törenlerde buluşmak dileğiyle…