Nurettin Gönen     Yargıtay, sekiz yıl önce, daha on üç yaşındayken 26 kişinin tecavüz ettiği çocuğu sanki suçlu ilan etti ve tarihi bir karara imza attı. O, yirmi altı ırz düşmanını aklarcasına dedi ki: Çocuk, bu sapıklarla kendi isteğiyle beraber olmuştur… Buna özürleri kabahatlerinden büyük denilmez de ne denir? Sen, her şeyi alenen ortada olan bir davayı tam sekiz yıl süründür, bir karar vereme ve sonrasında da, bu çocuk bu sapıklarla kendi isteğiyle beraber oldu, de… İnanın içim acıdı. On üç yaşında bir çocuk, daha bebekleriyle oynar. Annesi olmadan hiçbir şey yapamaz. Sen nasıl böyle bir kararın altına imzanı atabilirsin! Bu karardan her ne şekilde olursa olsun dönülmelidir. Gerekirse meclis hemen toplanıp bu kararın üzerine gitmelidir… Ben, bir de işin diğer ucuna değinmek istiyorum. Tecavüzü yapan insanlar, bunlara insan demek de ne kadar doğru bilemiyorum. Ben onlara en insancıl şekilde sadece sapık, diyeceğim… Hepside, prestijli işlere sahip sapıklar. Çocukları, bazılarının torunları bile var. Neden bu sapıkların isimleri açıklanmaz? Neden deşifre edilmezler? Daha sonra, başka bir yerde, başka çocuklara da tecavüz etsinler diye mi? Tamam, sucu kesinleşinceye kadar kimse suçlu değildir ama bunların şuçları kesin ötesi… Birçok kişinin benimle aynı fikirde olduğuna inanıyorum. Şöyle bir düşünün. Bu sapıklardan biri hapisten çıktıktan sonra, kendi şehrinden muhakkak uzaklaşacaktır ve beklide bizlerin yaşadığı mahalleye kadar gelecektir. Biz de ‘Merhaba komşum.’ Diyeceğiz onlara… Sonra ne olacak!!!! Gerisini düşünmek bile istemiyorum… Benim gibi düşünen Fatih Altaylı bu isimleri yayınladı. Ben de Bayram öncesi yazdığım bu yazıma ek olarak O ırz düşmanlarının isimlerini açıklıyorum.  Şeyhmus Cansın: Bayındırlık Müdürlüğü’nde işçi. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Hamit Abdulsemetoğlu: Matbaacı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Mehmet Seyitoğlu: Ziraat Bankası’nda memur. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Şeyhdavut Oruç: Derik Belediyesi’nde memur. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Ümit Ergin: İlköğretim Okulu Müdür Başyardımcısı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Ömür boyu kamu hizmetinden men edildi. Sabri Ajak: Traktör bayii. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Silahattin Kuray: Beyaz eşya bayii. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Mehmet Gatgar: TEDAŞ teknisyeni. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, cezası iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Ali Atasoy: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle cezası 4 yıl 2 aya indirildi. Ömür boyu kamu hizmetinden men edildi. Burhan Ertaş: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Nizam Denli: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Sadettin Deniz: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan 5 yıl hapis verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 2 aya indirildi. Recep Sakız: Kızıltepe Kaymakamlığı’nda yazı işleri müdürü. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Ahmet Günay: TEDAŞ vinç operatörü. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Kerem Aykaç: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Şemsettin Aslan:  15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle cezası 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. (Fuhşiyata tahrik suçundan 7,5 yıllık zamanaşımı dolduğundan dava düşürüldü.) Hamit Aydın:  Ziraat Bankası’nda veznedar. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Harun Uras: Muhtar. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. (Fuhşiyata tahrik suçundan 7,5 yıllık zamanaşımı dolduğundan dava düşürüldü.) Mahmut Telli:  Derik Ziraat Odası Başkanı. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Teyyar Salman: Orman İşletme Şefliği’nde şoför. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, cezası iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Enver Adanç: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi. Kamu hizmetinden ömür boyu men edildi. Şeyhdavut Dora: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Cüma Uraş: Mardin Vakıflar İmareti’nde çalışıyor. 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçundan ve bunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi, iyi hal indirimiyle 4 yıl 10 ay 10 güne indirildi. Rıdvan Bayraktar: 15 yaşından küçük kızın ırzına geçmek suçunu birden fazla işlediği gerekçesiyle 5 yıl 10 ay hapis verildi, ancak iyi hal ve yaşının olay tarihinde küçük olmasından dolayı cezası 3 yıl 10 ay 20 güne indirildi. Abdulaziz Sarıoğlu: Dava açıldı, ancak eylem teşebbüs aşamasında kaldığı gerekçesiyle ve iyi hal indirimleriyle 1 yıl 4 ay 20 gün hapis verildi. Emine Akyol: Gündelikçi. Irza geçmeye iştirak ve fuhşiyata tahrik suçlarından 9 yıl hapis. Türkan Temel: Irza geçmeye iştirak ve fuhşiyata tahrik suçlarından 9 yıl hapis. Verilen cezaların komikliğini sizler de görüyorsunuz. Bu cezalar sanki bundan sonra yaşanabilecek bu tür olayları teşvik eder nitelikte. Umarım bu yanlıştan bir an önce dönülür… Sağlıcakla kalın… Sevgiyle, hep…   GÜNÜN KOMİĞİ ‘Parası çok olan müteahhitin depremde yıkılacak konutu bol olur.’ Diyen arkadaşı günün komiği ilan ediyorum.. GÜNÜN İNSANI Gazeteye haber olmadan, yardıma ihtiyacı olanlara yardım yapmayan çok zengin kişiyi günün insanı ilan ediyorum… GÜNÜN SORUSU Okumuş eşek ile okumamış eşek arasında kaç fark vardır? GÜNÜN GERÇEĞİ Somali halkına ‘Balık yemek günahtır.’ Deyip açlıktan öldüren zihniyet, bize de ‘borç almak mubahtır.’ Diyerek açlığa pek ala yelken açtırabilir… GÜNÜN DİZESİ Gözlerin gözlerime deyince Felaketim olurdu. Ağlardım. (Atilla İlhan) GÜNÜN SÖZÜ Bunca yıldır neredeydin kadınım? Neden onca yanlıştan sonra tanıdık birbirimizi…   ORGANLARIMIZIN DİLİ OLSAYDI Bedenimizi öyle hor kullanıyor ve gereksiz bir şekilde yıpratıyoruz ki… Şayet organlarımızı duyabilsek eminim şunları konuşuyor olurlardı: Artık dayanamıyorum, dedi göz. Günde altı-yedi saat TV seyrediyor. TV’den gelen radyasyon retina tabakamdaki koni hücrelerini mahvetti. Ya kirpiklerim, yıkanmadığından mikroplarla doldu, arpacık hastalığına teslim oldum… Kulak lâfa girdi: Ya ben? Şehrin gürültüsü yetmiyormuş gibi 100 desibelin üzerindeki metalik gıcırtılarla titreşmekten genç yaşta ihtiyarladım. Oysa zarım, orta kulak kemikçiklerim ve korti organım 20-60 desibele ayarlı. Direnecek gücüm kalmadı… Kısık kısık öksürükler arasında akciğerlerin homurtusu duyuldu: Bir de bana sorun arkadaşlar halimi. Sahibimiz günde iki paket sigara içiyor. İncecik nazik zarlarla yapılmış alveollerim, soba borusu gibi simsiyah kurumlarla kaplandı. Nefes alamıyorum, boğulmak üzereyim… Yanık kokuları sala sala deri geldi: Ah kardeşlerim, ya benim derdim. Güzellik uğruna her yaz kızgın güneşlerin altında saatlerce kavruluyorum, neredeyse kansere yakalanacağım… Dil söylenmeye başladı: Yedikleri, içtikleri şeyleri hiç sormayın. En asitli koladan, bin bir çeşit alkollü içkiye kadar beni mahvedecek ve sizleri de öldürecek ne varsa içiyor. Üstelik abur-cubur yiyip komşum dişleri de fırçalamıyor bile. Bakteri yuvasına döndük. Kokuyoruz… Kaşına kaşına ayaklar lâfa girdi: Bütün gün üzerimde şişman birini taşımak ne demek, bana sorun. Üstelik tırnaklarım yıkanmadığından pislik ve mikrop dolu. Mantar hastalığı çekiyorum. Kaşınmaktan yara bere içinde kaldım. Yeter artık… Evet, onları dinleyelim artık… Onlara iyi bakmamız ve uyarılarına kulak asmamız, bizim daha sağlıklı olmamız anlamına gelir… Sevgiyle, hep…
Editör: Haber Merkezi