Türkiye’nin birçok bölgesi zorlu kış koşulları ile mücadele ederken, çiçeğin başkenti Bayındır’da, mis kokulu “Nergis çiçeğinin” tarlalardaki hasadının artık son demleri yaşanıyor. Türkmen köyü olarak bilinen Turan mahallesinde nergis hasadı kadın ve çocukların giydiği geleneksel kıyafetlerle adeta şenlik tadında kutlanıyor. Hasadın son evresinde ise kadınlar, çocuklarıyla birlikte rengarenk Türkmen kıyafetlerini giyip bol ve bereketli hasadı kutlamak için ‘cennet kokulu’ nergis tarlalarına iniyor. Baharın erken müjdecisi kabul edilen nergis çiçeğinin son hasadı her yıl şenlik tadında geçiyor. 
 

KOKUSU DAHA GÜÇLÜ
Turan mahallesinde, yıllardır köylünün umudu olan nergisin üretimi her geçen yıl biraz daha artıyor. Artan üretim ile birlikte pazarlama sorununu da büyük ölçüde aşan üreticinin yüzü de gülmeye başladı. İlçeye 4 km uzaklıktaki 200 haneli Turan köyünde, yaklaşık 20 üretici nergis üretimi yapıyor. Üreticiler, Bayındır nergisinin dayanıklı yapısı ve güçlü kokusuyla Karaburun ve Mersin nergisleriyle kıyaslanamaz olduğu görüşünü savunuyor.  Nergisi yetiştirirken, gübreleme, çapalama ve sulama gibi hiçbir işlemin yapılmadığına işaret eden üreticiler, “Tamamen organik ve doğal şekilde yetiştiriyoruz. Çiçeğimiz su ihtiyacını bile yağmurlardan elde ediyor. Bu yüzden tüketim sürecinde 20- 25 gün solmadan dayanabiliyor. Kooperatifleşirsek daha da güçlü hale geliriz” dediler.
 

ÜÇOKLAR BOYU’NUN TORUNLARI
Nergis Üretimin atadan kalma genetiği değiştirilmemiş orijinal tohumlarla yapıldığını belirten Bayındır’lı üreticiler “14.’ncü yüzyılda, 24 Oğuz boyundan biri olan  ‘Üçoklar’ boyu bu topraklara yerleşmiş. Atalarımızın göç ederken zor şartlarda yanlarında getirdikleri nergis soğanlarını mirasımız kabul edip, özenle koruyoruz. Çocuklarımızın da çocuklarına bu tohumları aktaracağını biliyoruz. Onları bu bilinçle yetiştiriyoruz” şeklinde konuştular. 
 

MİTOLOJİDE NERGİS
Nergis çiçeği, Yunan mitolojisinde de kendine önemli bir yer buluyor. Efsaneye göre, dünyanın en güzel, en yakışıklı erkeği Narkissos’tur. Bu yakışıklı adama civarda yaşayan tüm kızlar, hatta periler bile aşıktır. Ama Narkissos kimsenin aşkına karşılık vermez. Narkissos’tan yüz bulamayan perilerden biri Tanrı Zeus’a yalvararak, cezalandırılmasını ister. Tanrı perinin bu isteğini kabul eder ve “Başkalarını sevmeyen kendisini sevsin” der. Narkissos bir gün su içmek için göle eğildiğinde suyun yansımasında kendini görür ve görüntüsüne aşık olur. İçindeki, kendine bakma aşkına karşı koyamaz ve yine bir gün kendine bakarken düştüğü gölde boğularak ölür. Narkissos’a aşık periler sevdikleri yakışıklı adamı sudan çıkarıp gömmeyi düşünürlerken, sudan hiç bilmedikleri, görmedikleri bir çiçek çıkmaya başlar. Periler rengiyle, kokusuyla çok beğendikleri çiçeğe Narkissos adını verirler. Nergis adı buradan gelir.

Editör: Haber Merkezi