Ercan ÇELİK


Türk Sağlık Sen İzmir 1 Nolu Şube’den yazılı olarak yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “22 Mart Acil Tıp Teknisyenleri ve Teknikerleri Gününde Sorunlarımıza Çözüm İstiyoruz..
İçinde bulunduğumuz 2021 Yılı Sağlık Bakanlığımızın teşviki ile dünya genelinde sağlık çalışanlarının yılı olarak ilan edildi. Ülkemizde ise sağlık çalışanlarının özlük mali ve sosyal hakları olan, sağlıkta şiddet, 3600 ek gösterge, ek ödeme değil tek ödeme, sözleşmeli personele kadro ve birçok konu düzenleme bekliyor.
Bu yılın sözel olarak sağlık çalışanlarına adanmasındaki en büyük rol ise içinde bulunduğumuz covid19 pandemisi. Pandemide en ön safta yer alan, hemşiresinden doktoruna 112 Acil sağlık çalışanlarından temizlik personeline kadar kahraman sağlık çalışanlarımız ellerinden gelen gayreti göstermiş, mesleğe başladığı ilk gün ki şevkle mesleki tecrübeleriyle yerine getirmişler ve getirmeye devam etmektedirler.
 Bunun yanında şehrimizde ne yazık ki 30 Ekim tarihinde büyük bir deprem yaşadık burada da sağlık çalışanlarımız elinden gelen gayreti gösterdiler kendilerine sizler aracılığıyla tekrardan teşekkür etmeyi bir borç biliyorum. Depremde ve pandemide vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet tedavi sürecinde olan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum.
22 Mart Acil Tıp Teknisyenleri ve Teknikeleri günü vesilesi ile bu alanda ki ilimize özel bazı sorunlara dikkat çekmek istiyorum.


Bu iki büyük afette de ön planda görev alan hastane öncesi acil sağlık hizmetleri 112 ekiplerinin; fiziki imkan yetersizliği ambulans filosunun eski olması, çalışan sayısının yetersizliği gibi konuları daha öncesinde kamuoyuyla paylaşmıştık. Bu süreçte Sağlık Bakanlığı 30 civarı yeni ambulans ve KPSS  atamalarında sağlık personelini ilimize göndererek konu hakkında ki tutumumuzun haklılığını gösterdi. Yaptıkları bu çalışmalardan dolayı Sağlık Bakanlığına bir kez daha teşekkür ederiz.


KPSS ile yapılan yeni atamalarla birlikte İzmir genelinde 116 ekibe ulaşan 112 ambulans ekiplerini personel açısından rahatlatsa da kronik bir sorun tekrar gündeme gelmiştir.
 İzmir iline özel olan geçmişten gelen, sağlığa tahsisli arsa ve bina sıkıntısı..


Sağlık Bakanlığı'nın İzmir'de her ne kadar hastane yer ve bina tahsisinde sıkıntısı bulunmasa da birinci basamak sağlık hizmetlerinde ve özellikle 112 istasyonlarında uygun konumda bina ve arsa sıkıntısı yaşanmaktadır. Uygun konumda olan binalar ya belediyelere ya diğer kurumlara nadir de olsa şahıslara ait olmaktadır. Belediyelerin veya diğer kurumların bu alan tahsislerinde işbirliği içerisinde olmaları artık elzem hale gelmiştir. Uygun konumda olmayan veya çeşitli bürokratik engellerden dolayı açılamayan istasyonlar vatandaşın kaliteli ve süratli hizmet almasına engel olduğu gibi çalışan personel açısından da ciddi sıkıntılar ortaya koymaktadır.
 Çünkü mevcut istasyon ve çalışan sayısı artarken yeni hizmet alanı olmayışı, bir istasyonda iki ekip olarak çalışmak zorunda kalan sağlık çalışanı arkadaşlarımıza zorluk ve risk oluşturmaktadır.
 Mevcut fiziki imkanların yetersizliği nedeniyle tek ekibin konaklayabileceği alanlarda çift ekip koyarak il sağlık müdürlüğü hizmetin devamını sağlamaya çalışmakta. Tek ekip olan yerlerde ise mevcut ekibe dahi yeterli imkan sağlamakta fiziki nedenlerden dolayı elde olmayan zorluklar yaşanmaktadır. Bulunduğumuz pandemi döneminde sağlığa tahsisli bina ve alan yetersizliğinden ekiplerin bir arada çalışmak zorunda kalması çalışan sağlığını riske atmaktadır. 


 Bununla birlikte 2020 yılında yeni yapılan Çiğli, Menemen, Torbalı, Konak ilçelerindeki istasyonları ise bürokratik engellere takıldığı için sahipleri olan ekiplere verilememektedir. Konuyla ilgili gerek Büyükşehir gerekse ilçe belediyelerinin gerekli hassasiyeti göstererek işlemleri hızlandırmasını beklemekteyiz. Bunun yanı sıra yerel yöneticilerimiz başta Sayın Valimiz ve Büyükşehir Belediyesi olmak üzere tüm yöneticilerimizden sağlık hizmetlerinin daha etkin ve verimli sağlanması için, İl Sağlık Müdürlüğü ile uygun konumda yer ve bina için işbirliği yapmaları zorunlu hale gelmiştir. Bu konuda İl Sağlık Müdürlüğünü yalnız bırakmak işbirliği yapmamak, vatandaşı yalnız bırakmaktır.


 Büyükşehir belediyesi ve ilçe belediyeleri ve diğer kamu kurumları taşın altına elini koyarak vatandaşların daha kaliteli ve süratli hizmet almasını, sağlık çalışanlarının fiziki alan, çalışma ortamı gibi problemlerini ortadan kaldırabilecek imkana sahiptirler.


 Sadece belediyelerin ve diğer kurumların ilgili yöneticileri siyaset üstü olan sağlık, sağlık çalışanları ve vatandaşlar için elini taşın altına koyması gerekmektedir. Pandemi döneminde en az 130 ekip olması gerekir demiştik eğer bu problem çözülemez ise İzmir’de yaşanacak vaka sayılarının artışında ambulans hizmetlerinin aksaması ve çalışan sağlığı güvenliği tehlikeye girmesi söz konusudur.
Sağlık Bakanlığımızın Bu zamana kadar başarılı bir şekilde yürüttüğü Pandemi ile mücadele politikasını,  her türlü felakette canını ortaya koyan sağlık çalışanlarına da göstermesini bekliyoruz.


Bu vesile ile 22 Mart Acil Tıp Teknisyenleri gününü kutlar. Özlük, mali, ve çalışma şartları gibi sorunlarının çözüldüğü zamanları hep birlikte göreceğimiz günlerin gelmesini dilerim.”


 

Editör: Haber Merkezi