"Tire Kent Müzesi'ndeki eksiklikler, üzücü"

Kent Müzeleri’nin, insanları yaşadıkları veya ziyaret ettikleri kentler hakkında bilgilendirilmek için düşünülmüş yapılar ve kentin yetiştirdiği değerleri, tarihi, coğrafyası, ekonomisi, tarımı, sanayisi, kültürü, doğal güzellikleri, yemek ve mutfak kültürü gibi konuların ziyaretçilere teknolojik donanımlardan destek alınarak sunulduğu yerler olduğunu hatırlatan İzmir Büyükşehir ve Tire Belediyesi Meclis Üyesi Ali Taykut, “Nitelikli bir Kent Müzesinde teknolojik alt yapı çok detaylı olarak mutlaka kullanılmalıdır. Ses sistemi sayesinde aynı anda birden fazla dilde dinleme, Kiosklar ile interaktif bilgi alışverişi ve sunumlar ile yerli ve yabancı ziyaretçileri kent hakkında bilgilendirme sistemleri kurulmalı, maketler ile de ziyaretçilere mutlaka detaylı bilgiler sunulmalıdır. Özel müze yazılım programları kullanılarak müze ziyaretçi ve grup profilleri çıkartılarak detaylı raporlamaların yapılmasına da önem verilmelidir” dedi.

Tire Kent Müzesi’nde ifade ettiği temel ayrıntıların neredeyse tamamının düşünülmediğini ya da ihmal edildiğini üzülerek gözlemlediklerini sözlerine ekleyen Ali Taykut, “Kent müzelerinin başarısı nitelikli ziyaretçi olgusundan anlaşılmaktadır. Müzeyi gezen, kullanan ve bir daha gelen ziyaretçi sayısını ne kadar artırabiliriz noktasında çok ciddi bir mücadele verilmelidir. Kent müzesinin amacı, kenti pazarlamak değil, kent kimliğinin inşasını oluşturmaktır. Tire Kent Müzesi devletin kasasından çok ciddi bir bütçe ayrılarak yapılan bir projedir. Şehrimize gelen ziyaretçiler, kent müzemizde kent kimliğimizi göremez ve Tire’nin kent kimliği hakkında doyurucu bilgilere sahip olamazsa yapılan bu yatırımın hiçbir anlamı olmaz” şeklinde konuştu.

Tire Kent Müzesi’nin uzunca bir süredir ziyaretçiye açık bir şekilde hizmet verdiğini ve ciddi sayıda personelin görevlendirildiğini ancak Tire Belediyesi yönetiminin, profesyonellik ve bilimsellikten yoksun kadrolaşma anlayışıyla burada da karşılaştıklarını söyleyen Taykut, “Kent müzemiz uzun süredir ziyaretçiye açık olarak hizmet veriyor. Yaklaşık 10 personel burada görev yapıyor ama günlük ziyaretçi sayısı bazen görevli sayısına bile ulaşmıyor. Resmi açılış yapılması ve bir an önce profesyonel ve bilimsel bir kadro ile yönetilerek şehrimize hizmet vermesi için daha neyin beklendiğini anlamış değiliz. İlk çıkış, ilk tanıtım, farklı vizyon ve yönetim anlayışı, profesyonellik ve bilim insanlarından oluşan bir danışma ve yönetim mekanizması, Tire Kent Müzesi’nde derhal hayata geçirilmelidir. Çok daha önemli olan başka bir konu ise sergilenen objelerimizin zaman içerisinde deforme olup bozulabilme olasılıklarıdır. Bu konuda saklama şartları kriterlerini yerine getirebilecek gerekli önlemleri alabilecek deneyimli personelin görevlendirilmediğini gördük. Tire Kent Müzesi’nde bu eksikliklerin giderilerek bir an önce resmi açılışının yapılmasını ve resmen hizmete girmesini bekliyoruz. Aksi takdirde zaman bir kaybının ötesinde, böylesine büyük bütçeler ile yapılan bir yatırımın beklenen etki ve faydayı vermesi de oldukça güç hale gelecek ve bu yatırım atıl bir konuma düşecektir” şeklinde konuştu.

Tire’ye ait olmayan unsurların Tire Kent Müzesi’nde sergilenmesine ivedilikle son verilmesi gerektiğini vurgulayan Ali Taykut, “Tire Kent Müzesi’nde Pierre Loti gibi ismi İstanbul ile özdeşleşmiş, Tire kent kimliği ile hiçbir alakası olmayan özel bölümler gördük ve hayretler içerisinde kaldık. Müzemizde yer verilmesi gereken o kadar çok eksiklik varken Pierre Loti’ye özel bölüm açılması ciddiyetten yoksun bir yaklaşımdır. Öte yandan bir kişinin tarihte Tire’de doğmuş olması ve çocukluğunda kısa bir süre Tire’de yaşaması, daha sonra Tire ile ilgili tüm bağlarını kopararak hayatının sonuna kadar şehrimizle hiçbir ilgisi olmayan bazı isimlerin bu müzede yer alacağı anlamına gelmemelidir” dedi.

Kent müzeleri kentlilerle birlikte kurulması gerektiğini dile getiren Taykut, “Şehrimizin kent kimliğini oluşturan ve kentimizin başarılarında pay sahibi olan, akademik çevrelerce ‘Bay Tire’ olarak anılan değerli tarihçimiz ve Tire Kültür Derneği tarafından Onursal Başkan ilan edilen başta A. Munis Armağan olmak üzere, basında Barış Nobel'i için ülkemizin ikinci potansiyel adayı olarak bahsedilen Tireli Müzisyen Muammer Ketencoğlu,  Mevlevi dünyasının gönlünde taht kurmuş değerimiz Lütfi Filiz ve tasavvuf müziğimizi Dünya’da temsil eden Neyzen Aziz Şenol Filiz, edebiyat dünyasında şehrimizi yıllardır başarıyla temsil eden Mehmet Erdoğan gibi birçok ismi Tire Kent Müzesi’nde göremedik. Bu üzüntü verici büyük ihmalin bir an önce giderilmesinin Kent Müzemize Pierre Loti özel bölümünden çok daha fazla katkı koyacağını düşünüyoruz” dedi. 

Tire Kent Müzesi’nde Tire’nin yetiştirdiği siyasetçilere de yer verilebileceğine dikkat çeken Taykut, “91 yıllık Cumhuriyet tarihimizde yetiştirdiğimiz ve Tiremizi temsil etmek üzere Ankara’ya gönderdiğimiz, sekizinci dönem İzmir Milletvekili Hüseyin Sami Gülcüoğlu, dokuz, on ve on birinci dönem İzmir Milletvekilliği yapan, Türkiye Jokey Kulübü Genel Sekreterliğinde  bulunan, Galatasaray Kulübü Başkanlığı da yapan Sadık Giz’imiz, şehrimize politik alanda yaptığı hizmetlerle katkı koyan İsmail Taşlı’mız, 50. hükümette Turizm Bakanlığı ve yine 50. hükümette Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yapmış olan ve şehrimizin yetiştirdiği politikacılar içinde bakanlık makamına kadar yükselen tek kişi olan Halil Çulhaoğlu’muz ‘Tire’den Yetişen Siyasetçi Değerlerimiz’  başlığı altında Tire Kent Müzemizde mutlaka yer almalıdır. Öte yandan kent müzeciliğinin en önemli temalarından biri de yöre mutfağıdır. Bu kadar zengin bir mutfağı olan ilçemiz, kent müzemizde kendine özgü yemekleri ve yemek kültürü ile tanıtılmamaktadır. Örneğin tandırımız, şiş köftemiz, karadutlu lor tatlımız, çamur peynirimiz ve daha nice lezzetlerimiz Tire Kent Müzemizde mutlaka tanıtılmalıdır” dedi.

Tire Kent Müzesi’ne yaptıkları ziyarette ilk göze çarpan eksiklikler ve yanlışları Tire Belediyesi’nin kararlılık ve samimiyetle dikkate alması gerektiğini belirten Ali Taykut, “Bu eksiklikler Tireliler ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yapılarak rahatlıkla giderilebilir.  Tirelilerin göğsünü kabartacak, akademik camialardan daha fazla övgüler alabilecek bir kent müzesi yolunda ilerleyebilmemiz için bu yapıcı ve katkı koyucu eleştirilerin hızla değerlendirilip gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyoruz” dedi.