İspanya'dan 1497 yılında tehcir edilerek Osmanlı Devleti'ne sığınan ve o zaman Aydın vilayetinin sancak merkezi olan Tire'ye yerleştirilen Musevilerin getirdiği "karambol" oyunu, günümüzde sadece burada devam ettiriliyor. "Elle oynanan bilardo" olarak da tanımlanan oyun, ilçede herkes tarafından bilmesine rağmen oynayanların sayısı gün geçtikçe azalıyor.


Önceleri Bayındır ve Ödemiş ilçelerinde de oynanan, Tire'deki birçok kahvehanenin bahçesinde sahası bulunan karambol, günümüzde yalnızca üç yerde var. Bunlardan en bilineni de Alay Parkı. Karambol için 12x4 metrelik, parlak beton zemin gerekiyor. Sahanın kenarları, kaliteli ahşapla çevriliyor. Çok dayanıklı bir ağaç olan şimşirden yapılan toplar, "meşe" olarak adlandırılıyor. Oyuncular, topları kimi zaman parlatarak kimi zaman da zeytinyağında dinlendirerek bakım yapıyor. Herkesin kendine ait topu var, neredeyse 50-60 yıl boyunca aynısını kullanıyorlar. Karambol, iki ya da eşli olarak dört kişi tarafından oynanıyor. Saha üzerine, belli aralıklarla küçük çubuklar diziliyor, bunlara "lek" deniyor. Bilardoya çok benzeyen bu oyunun tek farkı, toplara elle vurulması. Önce her oyuncu, sırayla başlama bandından atış yapıyor. Lekleri vuran, ilk atış hakkını elde ediyor. Amaç, diğer oyuncuların meşelerini vurarak oyundan çıkarmak. Hiçbir lek vurulamazsa, atış önceliği değişmeden devam eder. İki ekipten biri, diğer oyuncuların meşelerini vurarak çıkarabilirse bir sayı alıyor. Oyun, sekizinci sayıda bitiyor. Bir taraf yenilip diğer taraf kazanırken tatlı bir atışma sarıyor sahanın etrafını. Yenilgiye, "mevlit yapmak" deniyor. Kaybeden taraf, ceza olarak kazananlara ve seyredenlere çay ısmarlıyor.


Yeni nesil, karambolle fazla ilgilenmiyor artık. Oynayan topu topu 200 kadar kişi kaldı. Müdavimlerinden Pazarcı Ahmet, "Kendimi bildim bileli bu oyun oynanır burada. Şimdiki gençler pek de meraklı değil. Biz de göçünce dünyadan, bu oyun kaybolup gidecek. Fotoğraflarda ve hikâyelerde kalacak." diyor. Alay Parkı'nın yanındaki taksi durağından bir esnaf ise, "Ben doğma büyüme buralıyım. Babam da, dedem de bunu oynardı. Bizim çocuklarımız pek oynamıyor. Yazları her gece oynarız. Gece yarısına kadar eğlencemiz bu." şeklinde konuşuyor. Elektrikçi Adil de oyunun giderek kaybolmasından dertli: "Ben yıllarca Tire dışında çalıştım. Emekli olunca da doğduğum yere döndüm haliyle. Çocukken kahveler, karambol oynansın diye vardı. Kahveciler, her sabah karambol sahasını ve etrafını süpürürlerdi. Şimdilerde bu oyuna önem vermez oldular."
 

Editör: Haber Merkezi