Her geçen  gün  kötü haberlerle uyanıyoruz. Kim  olduğunu bilmediğimiz  bir sürü masum vatandaşımızı kaybediyoruz. Ne olduğunu ,niçin olduğunu bilmediğimiz  bir sürü neden.

                 Ben de düşündüm . Bizim inancımızda öldürmek var mı? Diye. Peygamberimiz (SAV) hayatı boyuncu (23yıllık nübüveti  boyunca) 53 (elli üç) gün savaşmıştır.  Hiçbir zaman savaşmayı istememiş en son halde savaşmıştır. Hep barışı istemiştir. İnsanı yaşatmak istemiştir.  İnsan yaşatılmıyorsa ,sevgiyle birileri beslenmiyorsa bir gülüş için canlar feda edilemiyorsa ,yaşamaktan çok yaşatamıyorsak işte biz de bir sorun var demektir.

              Allah (cc) : “insan benim sırrım,ben ise insanın sırrıyım.”  “İnsan eşref-i mahlukattır.”  “İnsan yeryüzünde Allah ‘ın (cc) halifesidir.” “Sığmadım kainata sığdım , mü’min kulumun kalbine.” “Bütün kainat insana derc edilmiş ,insan ise kainata sığmamıştır.”

              Böyle bir mükemmel varlık olan insana hangi dava kıyabilir. O insanı kim öldürmeye teşebbüs edebilir. Masum bir insanı öldürmek ,bütün kainatı içindekilerle beraber öldürmek gibidir. Bu işlerle uğraşanlar her halde  kendi akıbetlerinden eminler zannediyorum. Onlara da sözüm şu ,Allah (cc) her insana imtihanı müddeti (ömrü müddetince ) mühlet verir.O mühlet bitince ona bir dakika ne önce ne de sonra vakit vermez. Hemen onu yakalayıverir. Hangi teknolojiyi kullanırsa kullansın , artık onun korunabileceği  hiç bir şey yoktur.

              Vicdanların öldürülmeye çalışıldığı şu zaman diliminde , herkes kırıntısı kalmış vicdanlarını dinlesinler. O vicdanlar onlara yanlışlarını yüzlerine haykıracaktır.  İnsanın her şeyi ölse ,ölmeyen tek şeyi vicdanıdır.O vicdan daima Allah(cc)  ile irtibatlıdır. Vicdanının sesinden rahatsız olanlar ya kendilerini içkiye ,kumara  ,eğlenceye vererek unutmaya çalışırlar. Ama asla o sesten kaçamazlar.   

            Hiç unutmuyorum İzmir’de bir Prof. ile tanıştım. Kendisi ile ölüm hakkında sohbet ederken hemen konuşmamı kesip şöyle dedi: “kötü şeylerden bahsetmeyelim. Korkarım bu tür şeyleri konuşursak başımıza gelir dedi.” Bunu diyen zat 92 yaşında idi. Ölümden ölesiye korkuyor, ancak inancının da olmadığını söylüyordu. Ama vicdanı ise onu sürekli rahatsız ediyordu.

          Gelin sonun da pişman olacağımız şeyleri yapmayın. Bizim inancımızın merkezin de insan vardır. İnsanlığa sevgi vardır. Peygamberimiz (SAV) : “kimsenin kimseye karşı üstünlüğü yoktur.Üstünlük takvada(Allah (c.c.) yakınlık) …”  İslamiyet  olan dinimizin anlamı bile barıştır , esenliktir.Öyleyse İnsanların görüntülerine değil de yaptıklarına bakın. Yaptıkları Allah (c.c.) emrimi , Peygamberimiz (SAV) sünneti mi? Bunlara bakarsanız  her şeyin büyük bir oyun olduğunu anlarsınız.

         Öyle  bir dinimiz var ki, suçluya cezasını verirken bile haddi aşmamayı , nefsi karıştırıp ona zulmetmemeyi emrediyor. Şunu iyi anlamalıyız evrenselliğin olmadığı , vicdanın kabul etmediği  ve kalpleri sızlatan  hiçbir şey İslamiyet ile yakından ve uzaktan alakası yoktur. Asla olamazda. 

        Efendimiz (SAV): “Kıyamete yakın zaman da HERC’ler artacak. Sahabe (r.a.) Herc nedir? Peygamberimiz (SAV) ölümdür. Öyle bir zaman gelecek ölen niçin öldüğünü,öldüren de niçin öldürdüğünü bilmeyecektir.O zaman geldiğiniz silahlarınızı kırın der..” 

         Bugün silah deyince sadece silahlar anlaşılıyor.Oysa onun da ötesi.Okuduklarımızdan  ,dinledikleri-mize  , arkadaşlarımıza ,televizyona ,bilgisayara ,internete ,telefona  dikkat etmeliyiz.Çünkü bunlar düşünce dünyalarımızı oluşturmakta ve bizim davranışlarımıza yön vermektedir.O zaman bize düşen Güzel gören ,güzel görmemizi sağlayan kişilerle ,güzel düşünceli insanlarla beraber olalım ki,hayatımız cennet olsun insanlar bu hayattan cennet vari zevk alsınlar….

       Terör vesilesi ile Şehid olan polis ,asker  ve  ölen vatandaşlarımıza Allah (cc) rahmet diliyor, yakınlarına Sabr-ı Cemil diliyorum. Daha güzel günlerde buluşmak dileğiyle…