Tire’nin en önemli gündem maddelerinden biri haline gelen Kartal Dağı’nda önemli bir gelişme yaşandı. Bölgenin akciğerleri niteliğindeki Kartal Dağı’nda yapılması planlanan maden ocağına İzmir 4. İdare Mahkemesi ‘DUR’ dedi. Kararın ardından Kartal Dağı Koruma Platformu’ndan yazılı bir açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada şu cümlelere yer verildi;

“İzmir İli Tire İlçesi Büyükkale-Küçükkale Köy sınırları içindeki Kartal Dağı olarak bilinen çok değerli Kızılçam ormanları içinde açılması planlanan ve 2020 yılından bu yana da bölge halkı ile tüm çevre gönüllüsü dostlarımızın destekleriyle sürdürdüğümüz demokratik karşı duruş hareketimizin son aşaması hukuk sürecinde İzmir 4.İdare Mahkemesi itirazlarımızı haklı bularak "Yürütmeyi Durdurma" kararı verdi.

Bu Mücadelenin ilk Raundunu birlik beraberlik içinde ve kararlılıkla sürdürdüğümüz karşı duruşlar neticesinde yapılması planlanan çalışmaların yasalara aykırı olduğunu ısrarla vurgulayarak  süreci CED mevzuatına aykırılıktan zaten kazanmıştık; ikinci raundu ise İzmir 4. İdare Mahkemesinin verdiği YDK ile kazandık.

Peki maç bitti mi? Hayır!

Biz Bölge halkları olarak Kartal Dağının sahip olduğu doğal dokusu ile Flora ve Fauna çeşitliliği açısından çok değerli olduğunu zaten biliyorduk ve onun için Kartal Dağının yamaçlarını kendimize yurt bildik ve yaşar olduk tıpkı aynı havayı soluyan aynı nimetlerinden beslenen öteki canlar gibi; ayrıca Kartal Dağının içinde sakladığı değerlerin bunlarla sınırlı olmadığını öngörerek, etimizle tırnağımızla kazıya, kazıya ortaya çıkarttığımız ve 2200 yıllık bir geçmişe uzanan Arkeolojik kültür varlıklarını da ortaya çıkartarak belgeledik ve Arkeolojik SİT olarak tescillenmesiyle de dünya aleme duyurma mücadelesi içindeyiz.

Daha ilk günden beri inandıklarımızı kararlılıkla savunarak adım adım zafere yürüyoruz ve ilk gün söylediklerimizi bir kez daha buradan haykırıyoruz;

Kartal Dağı içinde yaşayanlarıyla birlikte bir bütündür, Taş ocaklarının talanına terk edilemeyecek kadar değerli kişisel Ranta kurban edilmeyecek kadar da kıymetlidir...

Kartal Dağı Sıradan bir dağ olmanın çok ötesinde binlerce yıllık bir tarihe ev sahipliği yapmış ve günümüze kadar sakladığı Arkeolojik Kültür varlıklarıyla birlikte bu ülkenin vazgeçilmez bir zenginliğidir; korumak kollamak görevi ise onun bağrında yaşayanlar kadar tüm bu ülkenin sahiplerinindir...

O sebeple Kartal Dağı’nın tamamında,

1-Maden Arama Ruhsatları derhal iptal edilmelidir...

2- Dağın Orman Dokusu ve flora Fauna çeşitliliği acilen Koruma altına alınmalıdır ve acilen Milli Park ya da Doğal SİT alanı ilan edilmelidir

3- Kartal Dağının 2000 yıldan beri bağrında sakladığı birbirinden farklı alanlardaki onlarca Arkeolojik Kültür varlığından henüz bir yıldan bu yana haberdar olan Devletimiz ve ilgili birimleri bu değerlerin kaçak kazılarla talan edilmesine asla izin vermeyecek önlemleri acilen alarak Dağın tamamında yüzey araştırmaları yaparak Dağın Tarih sahnesindeki yeri ve önemini gelecek nesillere belgeleyerek bırakmalıdır.

4- Kısaca Kartal dağının tamamı Arkeolojik SİT alanı ilan edilerek koruma altına alınmalıdır...

5- Devletimizin ilgili birimleri; Kartal Dağına Taş ocağı Müteahhitleri ve rantiyecileri değil, çocukları, öğrencileri, gençleri, Arkeologları, Tarihçileri ve bilim insanlarını yollaması bölge halkı olarak genel arzu ve isteğimizdir.”

Editör: Haber Merkezi