21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü münasebetiyle bir açıklama yayınlayan Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, “Ben kooperatifçiyim, çünkü insanım” dedi.
Ercan ÇELİK

Mahmut Eskiyörük, yazılı olarak yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

“Bugün Dünya Kooperatifçilik günü. 
Aynı zamanda gecenin en uzun, gündüzün yani aydınlığın en kısa olduğu bir gün. 
21 Aralıktan itibaren günler uzamaya başlar. 

Kooperatifçiliğin anlamı da buradan ortaya çıkıyor.
Çünkü Kooperatifçilik;
Aydınlık demek
Birlik demek, 
Beraberlik demek, 
Dayanışma demek
Birbirini korumak, yaşatmak demek
Sevgi demek, 
Barış demek
Hakça paylaşım demek, 
Adalet demek
Açlığı önlemek demek
Vahşi kapitalizme karşı duruş demek
Çalışmak demek, 
Üretmek demek
Kalkınma demek
Kısacası İnsanca yaşam demektir.

Kooperatifçiliğin karşıtı olan tekelleşme ise;

Karanlık demek,
Sömürü demek,
Yoksulluk demek,
Açlık demek,
Kavga demek, 
Savaş demektir.

Kapitalizmin her geçen gün vahşileştiği bugünkü süreçte, maalesef dünyada kavgalar gittikçe artıyor ve her 6 saniyede ise bir çocuk açlıktan ölüyor. 

Hâlbuki bu dünya herkesi doyuracak, herkesi mutlu yaşatacak kadar büyük.

Bugün emperyalizmin yarattığı vahşet, tüm insanlığı korkutuyor.

Ne yazık ki; ülkemiz de bugün bu ateş çemberinin içine sürükleniyor. 

Bugün insan ve hayvan nüfusunun 2 katını fazlasıyla doyurabilecek zenginliğe sahip olmamıza rağmen; 
Bizde de yoksulluk var, kavga var ve cinayetler işleniyor.

Eğer emperyalizmin tuzağından kurtulmak ve bağımsız bir Türkiye istiyorsak güçlü olmalıyız. 

Güçlü olmamız için de Atatürk’ün dediği gibi çok çalışmamız, çok üretmemiz gerekiyor. 

En önemlisi yol haritamızı doğru belirlememiz gerekiyor.

İşte izlenecek bu yol kesinlikle tekelleşme değil, kooperatifleşme olmalıdır.

Tarımda küçük aile işletmelerini yok edecek şirketleşme anlayışından vazgeçip, köylümüzü kooperatifleştirerek yerinde üretmelerini ve yaşamalarını sağlamalıyız.


Ancak kooperatifleşme ile;

Kayıtdışlılığı önleyebiliriz,
Üretimi planlayabilir, fiyat istikrarını sağlayabiliriz,
Üretim maliyetlerini düşürüp üreticinin kazancını artırabiliriz,
Gıda güvenliğini sağlayabiliriz,
İthalat yapan değil, ihracat yapan güçlü bir Türkiye yaratabiliriz,
Köyden kente göçü durdurur, ülkemizde barışı sağlayabiliriz.

Barış, akil insan dedikleri sanatçılar ile, artistler ile sağlanamaz.

Bu uygulama enfeksiyona yakalanmış hastayı aspirin vermektir. Bunun tedavisi kooperatifçiliktir. Bu da ancak devletin politikaları ile mümkündür.

Biz Tirede bir Kırsal Kalkınma Modeli yarattık. Bu model, Birleşmiş Milletler Gıda Örgütü tarafından Dünyaya örnek gösterildi. 

Daha 1 ay önce yine FAO’dan ve Tarım Bakanlığımızdan bu anlamda başarı ödülü aldım. 

Dünyanın her köşesinden Kooperatifimize ziyaretler yapılıyor. 
Beni Afrikalılar bile anladı ama Ankara’ya maalesef kendimi anlatamadım.

Bir yurtsever olarak bunu anlatmak zorundayım. 
Çünkü yabancı sermaye tarımsal işletmelerimizi ele geçirmek istiyor.

Tarımı şirketler yapmalı anlayışı da, işte bu oyuna çanak tutmaktır.

Türkiye ancak kooperatifleşerek tarımını ve topraklarını koruyabilir.

Kişilerin inisiyatifine bağlı değil, kendi yapımıza uygun ulusal bir tarım politikası oluşturmalıyız.

Nasıl 0 faizli kredi ile tarımla ilgisi olmayan şirketlere çiftlik kurdurulması yanlış idiyse, yeni alınan karar ile küçük aile işletmelerine dekar başına 100 tl para yardımı yapmak da yanlıştır.

Benim çiftçim sadaka istemiyor. Benim çiftçim para kazanmak istiyor.

Çiftçiye para veren değil, para kazandıran bir yapı oluşturmalıyız. İşte buda ancak Kooperatifleşme ile mümkündür. 

Korkmayalım kooperatifleşmekten. Kooperatifçilik öcü değildir. Kooperatifçilik komünistlik değildir. 

En kapitalist ülkelerde bile ortalama %80 iken ülkemizde kooperatifçilik %13’lerde olması yaşanan sorunların, sancıların ve geri kalmışlığın nedenidir.

Umarım yeni bakanımız ülkemizdeki örgüt kirliliğini ve karmaşışını düzenleyerek, kooperatifçiliği öncelikli bir devlet politikası haline getirir ve her ilçede bir Tire süt kooperatifi modeli yaratılır.

Yeter ki inanalım, İstenirse mümkündür. 

Biz kooperatifçiliğe inandık ve başardık.

BEN KOOPERATİFÇİYİM, ÇÜNKÜ İNSANIM. “

Editör: Haber Merkezi