Ercan ÇELİK

Tire’ye bağlı Büyükkale Köyü’nde bulunan kızılçam ormanlarının yer aldığı Kartal Dağı’ndaki maden arama girişimini HaberTire gündeme getirmişti. Civarda köylerde yaşayan vatandaşların ve çevrecilerin tepki gösterdiği konuyla ilgili korkulan oldu ve firma Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) sürecini başlattı.

Konuyla ilgili daha önce civarda köylerde yaşayan vatandaşlardan imza toplayarak Tire Kaymakamlığı’na sunan Tire Çevre Kourma ve Yeşillendirme Derneği Başkanı Süleyman Övül ve Cumhuriyet Halk Partili Tire Belediye Meclis Üyesi Yalçın Kaya, açıklama yaptılar.

500 BİN TON KAPASİTELİ MERMER OCAĞI

ÇED sürecinin başlatılmasıyla ilgili açıklama yapan Övül, “Tire’ye bağlı Büyükkale ve Küçükkale köylerini de içinde barındıran Ege Bölgesi’nin incisi İzmir’imizin doğal elması, çamlık Kartal Dağı, bölgemizin akciğerleri niteliğindedir. Böylesine önemli bir bölgede özel bir maden şirketi yıllık 500 BİN TON kapasiteli mermer ocağı kurulması için ÇED süreci başlatmıştır. Başından beri takipçisi olduğumuz sürecin bu noktaya gelmesi hayret vericidir.

“HAKLILIĞIMIZ İSPATLANDI”

Küresel ısınmaya bağlı kuraklığın hat safhaya ulaştığı bu günlerde bir tek ağacın bile kesilmesine gönlümüz el vermemektedir.

Bizler bu bölgede geçici ruhsat ile arama çalışmalarının başladığı ilk gün konuyu gündeme taşımıştık.  O zamanlar yangınları önlemek için orman yangın yolu yapımı ve milli ekonomiye katkı sağlamak amaçlı orman gençleştirme çalışmaları yapıldığına dair gerekçeler sunulmuştu. Bugün madencilik faaliyetiyle ilgili ÇED süreci başlatılması, haklılığımızı ortaya koymuştur. Bizler toplum olarak değerlerimizin yok olmasını istemiyoruz.

“ACI GERÇEKLE YÜZ YÜZEYİZ”

Yıllar önce emparyalist güçlerin yıkamadığı, alamadığı yeraltı ve yerüstü zenginliklerimizi üretim ve ülke ekonomisine katkı adı altında yok olmasını seyredemeyiz. Binlerce insanın yaşadığı bölgemizde Küçük Menderes Havzası’nın en değerli tarımsal alanları bu acı gerçekle yüz yüzedir

Elbette ki bizler enerjinin ve yer altı zenginliklerinin ekonomiye kazandırılmasına karşı değiliz. Ancak bu gibi faaliyetlerin daha verimsiz alanlarda sürdürülmesi gerekmektedir. Bulunduğu bölgenin doğasını tehdit edecek, o bölgede tarım ve hayvancılık faaliyetlerini sekteye uğratacak her türlü oluşuma karşıyız.

“DOĞA KATLİAMINA ENGEL OLUNSUN”

Bizler yetkililerden, Büyükkale, Küçükkale, Alaylı, Başköy, Halkapınar, Mehmetler, Üzümler, Akyurt ve Akçaşehir köylerinin kırsalında muhtemel doğa katliamına engel olmasını istiyoruz. Küresel ısınmaya dayalı kuraklığın alarm verdiği bu günlerde geçimini yüzde yüz tarımla sağlayan halkımızın mağdur edilmemesini istiyoruz. Maalesef önceki gün konuyla ilgili ÇED süreci başlatılmıştır. Bu süreçte elimizden geldiği kadar hukuki çerçevede mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu konuda tüm halkımızı haklı mücadelemize destek olmaya davet ediyoruz.” Dedi.

“BURADAKİ FAALİYETLER KARTAL DAĞI İLE SINIRLI KALMAYACAK!”

CHP’li Belediye Meclis Üyesi Yalçın Kaya ise, “Herkesin malumu üzerine Kartal Dağı’nda özel bir maden şirketi tarafından mermer ocağı kurulmasıyla ilgili ilgili ÇED süreci başlatıldı. Başından beri söylediğimiz gibi bugün korkularımız tecrübelerimizdendir dediğimiz noktaya gelmiş bulunmaktayız. Burada oluşturulacak olan herhangi bir madencilik faaliyeti, bölgenin havası, suyu ve geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan insanlarımız için tehdit unsuru oluşturmaktadır. Buradaki faaliyetler Kartal Dağı ile sınırlı kalacağa benzemiyor.

“MADENE KARŞI DEĞİLİZ”

Bizler madene karşı değiliz. Mücadelemiz yaşam alanlarımızı tehdit edecek maden unsurlarıdır.

Gün doğduğumuz ve Doyduğumuz yerlere sahip çıkma günüdür. Bu işin hiçbir şekilde siyaseti olmaz. Bu işin sizi bizi olmaz. Bu konu Tire olarak topyekûn mücadele etmemiz gereken bir konudur.

Hukuk çerçevesinde, kanunlarımızın bize sağladığı tüm imkanları sonuna kadar kullanacağız. Hukuk çerçevesinde yaşam alanlarımıza sahip çıkmak için tümhalkımızın desteklerini bekliyoruz.” dedi.

Editör: Haber Merkezi