Önceki gün İYİ Parti Tire İlçe Başkanı Atakan Duran’a makamında silahlı saldırıda bulunulmuş, olay ilçede büyük bir şok etkisi yaratmıştı. Saldırıdan yara almadan kurtulan Atakan Duran, olay sonrası ilk defa kamera karşısına geçti. Olay anını ve olay sonrasında yaşananları en ince ayrıntısına kadar anlatan Duran, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Duran o dehşet anlarını şu cümlelerle anlattı;

‘ŞÜPHELENMİŞTİK’

Saldırgan şahsı daha önceden hiç tanımıyorum.  Olay günü bazı ihtiyaçları karşılamak için çarşıya çıkmıştım. Yine aynı gün İYİ Parti İl Gençlik Komisyonu ile parti binamızda randevumuz vardı. Çarşıdaki işlerimi bitirip parti binamıza girdiğimde partilimiz İlker Bingül’ün yanında birinin oturduğunu gördüm. İlk etapta o şahsın İlker Bingül’ün arkadaşı olduğunu sanmıştım. Bu sırada İlker Bingül bir cenazeye katılmak için parti binasından ayrıldı. Çıkarken de o şahsın hareketlerini beğenmediğini dikkat etmemiz gerektiğini söyledi. Aynı anda bir diğer partilimiz Ender Çulluoğlu da şahsın belinde tabanca olduğunu fark etti.

Ben mutfak kısmında olan şahsın yanına gittim ve ‘Hoş geldin kardeşim. Buyur. Bir isteğin bir arzun mu var?’ dedim. Çünkü insanlar genelde parti binalarına çözemedikleri problemlerin çözüme kavuşturulması için gelirler. Bizler de imkanlarımız ölçüsünde her zaman yardımcı olmaya çalışırız. Şahıs önce benim soruma cevap vermedi. Daha sonra nereli olduğunu sordum. Kendisi bana Tireli olduğunu söyledi. Son olarak; ‘Birine mi baktın? birini mi arıyorsun?’ diye sordum. O da bana; ‘Evet birine baktım. Vatanı arıyorum’ dedi.

‘ARKADAŞLAR BİRBİRİNİ UYARDI’

Şahıs böyle deyince haliyle farklı bir durum olduğunu hissettim ve dedim ki; ‘Kardeşim vatan benim. Vatan sensin. Vatan biziz’ dedim ve kendisini mutfak kısmından alarak salona davet ettim orada oturduk. O sırada İl Gençlik Kolları’ndan Komisyon Üyelerimiz kapıdan içeri girdi. Hep birlikte makam odasına geçtik. Bu sırada yanımda bulunan Ender Çulluoğlu’nu odadaki misafirlere çay söylemesi için gönderdim. Ender merdivenlerden aşağı inerken diğer Yönetim Kurulu Üyemiz İsmail Alıcı ile karşılaştı. Ender merdivenlerde İsmail’e ; ‘Odada belinde silahı bulunan bir şahıs var. Ona dikkat edin’ dedi.

‘SİLAHI YÜZÜME DOĞRULTTU’

Sonra tekrar odaya geçip koltuğa oturdum. Solumda oturan misafirime ‘Hoşgeldiniz’ dedim ve kafamı çevirdim ki; saldırgan silahını yüzüme doğrultmuş tetiği çekmek üzereydi. Bu sırada kapıdan girmekte olan İsmail Alıcı hızla şahsın üstüne atladı ve tabancayı aşağıya doğru yöneltti. Tam o anda saldırgan tetiği çekti. Bu yaşananların hepsi saniyeler içerisinde gerçekleşti. Silah patlar patlamaz ben de hemen yerimden kalktım ve saldırganın üzerine atıldım. Bu sırada saldırgan yerdeydi ve bir eliyle hala silahın namlusunu bana doğrultmaya çalışıyordu. Bu sırada namlunun ucunu aşağıya doğru bastırdım ve bir el daha ateş etti. İkinci ateşten sonra silahın namlusundan tutarak saldırganın elinden aldım. Şahıs kaçmaya çalıştı ama koridorda yakaladık. Hemen Polise haber verdik. Tesadüf olacak ki polis parti binamıza çok yakınmış ve kısa sürede gelerek olaya müdahale etti.

‘SİYASET DAHİL KİMSEYLE ŞAHSİ BİR SORUNUM YOKTUR’

Benim adım Atakan Duran. Ben gece başımı yastığa koyduğumda siyaset dahil, benim şahsi kişiliğimden kaynaklı olan küs ve tartışmalı gönlünü kırdığım bir Allah’ın kulu yoktur. Ben bir Allah kulunun gönül kırıklığıyla gece uyuyamam. Bu benim yapımdır. Beni bizimle birlikte yürüyen yürümeyen, bizim gibi düşünen düşünmeyen herkes bilir. Çok kötü bir olay yaşadık. İsmail arkadaşımız olmasaydı şu anda ölmüştüm. Bunun başka bir açıklaması yok.

‘BİR KİŞİNİN YAPTIĞI TÜM TEŞKİLATA MAL EDİLEMEZ’

Maalesef şahsın aktif görevde olan bir polis memuru olduğunu öğrendik. Bir kişinin yaptığı tüm teşkilatı bağlamaz. Polis teşkilatı bizim teşkilatımızdır. Güvenlik güçleri bizim güvenlik güçlerimizdir. Biz her akşam onlar için dua eden, onların güçlü kuvvetli olmasını isteyen insanlarız. Biz muhalif olabiliriz ama bizim muhalefetimiz iktidaradır. Biz devleti sahiplenmiş ve onun için her daim can vermeye hazır insanlarız. Kötü insanlar her guruptan her kesimden çıkabilir.

Bu olayın arkasında birileri varsa, bir azmettirici varsa ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Devletimizin adaletine güveniyoruz. Adalet olmazsa hiçbir şey olmaz.

Şahsın beni önceden tanıdığını düşünmüyorum. Çünkü ilk karşılaştığımızda kendimi tanıttığımda bana bakışının değiştiğini hissettim. Bunu gözlerinde gördüm. Beni daha önceden tanıyor olsaydı bakışları hep aynı olurdu.

Bir de şöyle önemli bir detay var; Şahıs silahı bana doğrulttuğunda hiç doldur boşalt yapmadı. Yani şahıs partimize mermi silahın ağzında gelmiş.

‘ALLAH’IN VERDİĞİ CANI ALLAH ALIR’

Benim Allah’a bir can borcum var. Benim canımı Allah verdi. O ne zaman isterse, vadem ne zaman dolarsa, canımı o zaman teslim alır. Ben de bu emaneti teslim etmek için her daim hazırım. Biz bu dünya hayatını yaşarken, ahiretin de var olduğunu, orada da bir hesabın olduğunu biliyoruz ve ona göre yaşamaya çalışıyoruz. Ama her hayat şekline, her dünya görüşüne saygılıyız. Biz insanlarla konuşarak anlaşmaya çalışıyoruz. Kimseyle tartışmıyoruz.

‘BUNA NASIL KURGU DİYEBİLİRLER?’

Ben 41 yaşındayım. 2 çocuğum var. Siyasette de vatanın ve milletin güzel geleceği, gelecek nesillerin güvenli geleceği için varım. Siyasetten şahsi hiçbir beklentim yoktur. Zaten buna ihtiyacım da yoktur. Yani öyle bir kurgu düşünün ki sonucunda ölüm olan. İsmail Alıcı olmasaydı Pazar Günü öğle namazında benim cenazem kaldırılacaktı. Bu nasıl bir kurgudur? Bu nasıl bir mantıktır? Bu nasıl bir yaklaşımdır? Bunu anlayamıyorum. Bunu İddia eden ve dillendiren insanların samimiyetinden şüphe ediyorum. Bu gibi düşünen insanları Allah’a havale ediyorum.

‘HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUM’

Yaşanan bu üzücü olaydan sonra Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener telefonla şahsımı aradı. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Başta Sayın Müsavat Dervişoğlu ve Ümit Özdağ olmak üzere tüm Genel Başkan Yardımcılarımız tek tek aradılar. Hepsinden Allah razı olsun. İl Başkanımız zaten olayı yakından takip etti. Kendisi sağlık problemleri nedeniyle Tire’ye gelemedi ama onun dışındaki tüm İl Yöneticilerimiz Tire’deydi. Sağ olsunlar beni yalnız bırakmadılar.

Türkiye’nin dört köşesinden beni arayan ve binlerce destek mesajları gönderen başta İYİ Parti Teşkilatları olmak üzere siyasi görüşü ne olursa olsun, insan hayatına kıymet veren, demokrasiye inanan tüm Tireli hemşerilerime iyi niyetleri için teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun. Bu ülke hepimizindir. Farklı düşünebiliriz ama birbirimize saygı duymak zorundayız.

Editör: Haber Merkezi