Keçe ustası Arif Cön yün ve kök boyalardan imal edilen organik keçe ürünlerini dünyanın dört bir yanına ihraç ediyor





Tireli keçe ustası Arif Cön (44), Türk tarihinde önemli bir yer tutan Keçe’ye özgün tasarımlarıyla tekrar hayat verdi. İdealist keçe ustası Cön, teknolojik gelişmelere rağmen hiçbir şekilde taviz vermeği geleneksel organik keçe üretimiyle adını tüm dünyada duyurdu. Babadan kalma, ata mesleğini Tire'nin el sanatlarıyla ünlü tarihi Belediye Han caddesindeki işyerinde sürdüren başarılı girişimci, yok olmaya yüz tutan keçecilik mesleğini geleneksel üretim kalıplarının dışına çıkarak, tekrar zirveye taşıdı. 


GELENEKSEL ÜRETİMİN DIŞINA ÇIKTI
Geleneksel keçe imalatı pazarında büyük daralmalar yaşandığını üniversiteden dönüşünde anladığını ve yeni açılımlar yapma ihtiyacı duyduğunu ifade eden keçe ustası “Atalarımız yıllarca, ‘yazma keçe’ ve ‘kepenek’ üretmişler. Geleneksel üretim kalıplarının dışına çıkmak istedim. Bir yandan yazma keçe ve çoban kepeneği üretirken biryandan da ham maddesi yine keçe olan yeni ürünleri denemeye başladım. İmalat aşamasında hiçbir kimyasal madde kullanmıyoruz. Motif boyalarında tamamen organik kök boylara yöneldik. Meşhur Tokat yazmalarını, ipek gömleklik kumaşlarla birleştirip yeni ürünler geliştirdik. Şal, yelek, süs çiçekleri, terlik, anahtarlık, atkı, cüzdan ve bayan takıları inanılmaz şekilde rağbet gördü. Renkli kişiliği ile tanınan Alman Yeşiller Partisi’nin Genel Başkanı ünlü politikacı Claudia Roth’a bile keçeden Osmanlı kaftanı hazırlayıp, Almanya’ya gönderdim” dedi.

DÜNYA KEÇEYİ KEŞFETTİ
British Museum'da ve Topkapı Sarayı başta olmak üzere yurtiçi ve yurt dışında çeşitli fuarlara katılarak ürünlerini dünyaya tanıtan Cön, “dünya keçeyi adeta yeniden keşfetti. Yerli ve yabancı akademisyenler ile birlikte çalışıyoruz. Atölyemiz, keçeciliği öğrenmek isteyen meraklarla dolup, taşıyor. Özellikle, Hollandalıların keçeye olan ilgisi şaşırtıcı boyutlarda.  Çeşitli kurum ve kuruluşlar ile birlikte keçecilikte yeni ustaları yetiştirmek için harekete geçtik. Amerika’dan, Japonya’ya hatta Avrupa’ya kadar geniş bir yelpazede Türk keçeciliğini dünyaya tanıtıyoruz. Dünyanın her köşesine keçe ürünleri ihraç ediyoruz” diye konuştu.


GELENEKSEL KEÇE ÜRETİMİ
"Kalıp" diye adlandırılan hasırın üzerine yine keçeden kesilerek elde edilmiş ve kök boya ile boyanmış motifler döşenir. Böylece oluşturulan desenin üzerine birkaç tabaka halinde yün dökülerek çubuklarla düzeltilir. Dökme işleminden sonra hasır bir uçtan başlanarak düzgün bir biçimde dürülür. Rulo haline gelen hasır içindeki yünlerle birlikte makine ile 60 dakika dövülür. Daha sonra su verilir ve dövme işlemi devam eder. Bu işlem bir gün sürer. Makinelerin yaptığı dövme işlemi eskiden göğüs ve dizle yapılırmış. Bundan sonra iyice yıkanan ve sıkı bir şekilde dürülen keçe süzülme işlemine bırakılır. Bir gece süzülen keçe ertesi günü güneşte kurumaya bırakılır. Böylece kullanıma hazır keçe elde edilmiş olur.

Editör: Haber Merkezi