Tire Kardelen Eğitim ve Yardımlaşma Derneği üyeleri, geçtiğimiz gün düzenlen toplantıda yaptıkları açıklamada ülke gündemine dair kaygılarını dile getirdiler.

 

Ergün ÇELİK

 

HABER VİDEOSU EN ALT KISIMDA


Geçtiğimiz cumartesi günü Tuğra Cafe’de bir araya gelen Kardelen Eğitim ve Yardımlaşma Derneği üyesi hanımlar, buradan yetkililere seslendi. Türkiye gündemini bir süredir meşgul eden yolsuzluk ve paralel devlet iddiaları, hükümet – cemaat mücadelesine dönüşünce gerginlik tırmandı. Bu gergin ortamda Tire’de hizmet veren sivil toplum kuruluşlarından biri olan Kardelen de yaptığı basın açıklamasıyla görüş bildirdi.

Dernek üyesi kalabalık bir topluluğun katıldığı toplantıda basın açıklamasını Dernek Başkanı Nurgül Çetindağ okudu. Türkiye’yi saran yolsuzluk ve paralel devlet söylevlerinin, toplumsal barış ve istikararı tehdit ettiğini, demokrasiye ve iç barışa açık şekilde tehlike oluşturduğunu üzülerek takip ettiklerini dile getiren Çetindağ, “Son yıllarda takdir edilecek atılımlar olarak, çok güzel bir ivmenin yakalandığı bir dönemde, birlik ve beraberlik yerine ayrışmaları ve kamplaşmaları derinleştiren, kurumlara ve kurallara duyulan güveni ve ülke istikrarını tehdit eden gelişmeler, enerjimizi kalkınmaya, daha fazla refah ve demokrasiye odaklanmaya zorlaştırmaktadır. İçinden geçtiğimiz olumsuz süreçten bir an evvel çıkabilmek ve yıllardır özlemini çektiğimiz hakiki demokrasiye en kısa zamanda kavuşmak için beklenti ve temennilerimizi yüce halkımıza arz etmeyi bir borç biliriz.

-Ülke demokrasisi, ekonomisi ve iş dünyasını tehdit eden bu yolsuzluk ve paralel devlet iddialarının üzerine hukukun üstünlük ilkesi doğrultusunda kararlılıkla gidilmesi,

-Demokrasinin temel ilkelerinden kuvvetler ayrılığını, kuvvetler çatışmasına dönüştürecek tartışmalardan ve ayrışmalardan kaçınılmasını,

-Türkiye’nin güçlenmesinden rahatsız olanlara istedikleri fırsatın verilmemesi için milli birlik, beraberlik ve kardeşliğimizden taviz vermeden hayata geçirilmesi,

-Ülke olarak küresel krize rağmen sürdürdüğümüz ekonomik başarımızın kırılmasına izin verilmemesine,

-Uzun yıllardır sabır ve kararla üzerinde durduğumuz Avrupa Birliği’ne tam üyelik sürecinin zayıflatılmamasını, aksine sürecin hızlandırılmasını,

-Milletçe el ele büyük bir özveri ve gayretler ile kazanılan Türkiye’nin uluslararası imajını sarsacak girişimlerden azami hassasiyetle uzak durulmasına,

-Ülkemiz ve milletimiz için üreten, istihdam sağlayan kurum, kuruluş ve şirketlerimizin, itibarlarının zedelenmemesini, bir ülke için telafisi mümkün olmayan kamplaşmalara kurban edilmemesine,

-Demokrasimizin olmazsa olmazlarından olan; ifade, düşünce, inanç ve teşebbüs hürriyetini güçlendirecek, özel hayata saygıyı pekiştirecek, yasama, yürütme ve yargı erklerinin tekrar bir çatışma ortamına girmesine izin vermeyen bir anayasanın yapılmasına,

-Cumhuriyetimizin 100. Yılı hedeflerine odaklanan Türkiyemizde bizler, Cumhuriyetimizi güçlendirilmesi ve demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin kurumsallaştırılması, gelecek nesillere örnek bir Türkiye bırakılmasına özlem duymaktayız.

Şu gerçek unutulmamalıdır ki yapmak zor, yıkmak kolaydır. Bu ülkeyi yıpratacak, ortak kazanımlarımızı heba edecek tutumlar hepimize kaybettirdiği gibi ülkemizi istikrarsızlığa sürükler.

Türkiye’nin güçlü bir devlet olma inancını hiçbir zaman kaybetmedik ve yaşanan bu zorlukları da Allah’ın yardımına vesile olan milli birlik ve beraberliğimizle aşacak kudrete sahip olduğumuza güvenimiz tamdır.

Gün ayrışma değil, bütünleşme günüdür.

Gün, günlük çekişmeler değil, ortak geleceğimiz için birlikte hareket etme günüdür.

Gün, el ele tutuşma, gönül gönüle dayanışma günüdür.

Gün nefret etme günü değil, birbirimizi sevme günüdür.” Dedi.

HABER VİDEOSU:

 

Editör: Haber Merkezi