Cumhurbaşkanlığı seçimi birçok ilki yanında  getirdi. Bu ilklerden bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz. Geçmişte birbirini boğazlayan gruplar bir anda  kanki oldular. Bir anda ortada konuşulmayan fakat kapalı  kapılar  ardında konuşulmuş bir adayı çatı adayı seçtiler. Kılıçdaroğlu  ve Bahçeli’nin sahiplendikleri bu aday yüzünden her iki liderde teşkilatlarından ve seçmenlerinden  eleştiri aldılar. Bence her  iki teşkilat ve seçmen bu  konuda  çok  haklı.  

Bu noktadan olaya bakarsak kesinlikle bir  istişare ile desteklenmiş  bir  aday değil diretme sonucu  teşkilatlarının ve seçmelerinin önüne sunulmuş bir aday. Kesinlikle de bir  şansı  olduğuna inanmıyorum. Bunun kendileri de farkındalar  ama iş işten geçti. Her  iki parti kendi içlerinden aday çıkarsa idi en azında  2. Tura  kalırlardı ve  onurlu bir iş yaparlardı. Ben diyorum bunda da vardır  bir  hayır. 

İşte  bu noktadan bakarak CHP ve MHP seçmeninin bu seçimde RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ı  CUMHURBAŞKANI seçtirmeme gibi bir ideali yok olmuştur. Bunun sebebi iki partinin liderlerinin başarısızlığıdır. “Zararın neresinden dönerseniz kardır” mantığı ile devam etmeleri gerekir. Yoksa  kendileri başlarındaki liderleri değiştirme gibi  demokrasiye sahip değiller. Özellikle MHP’de durum böyle. Bahçeli’nin karşısında çıkacak adaylar tehdit ediliyor  ya toplantıları basılıyor ya da dövülüyor tartaklanıyor. Rahmetli Başbuğ’dan bir Bahçeli geldi pir  geldi. O kadar  hükümet  değişti sonra meydanlarda ip attı koltuğa  yattı.     CHP de  en azından bir  kere değiştirdi. Bir  kaset  çıkarıldı diğer  kaset yerine takıldı. Zamanı  geldiğinde  o kasette çıkarılır yerine diğer  kaset  takılır.   

Bu iki parti seçmeni kendi istedikleri  Cumhurbaşkanını seçemeyeceklerse zaten kazanma şansı olmayan  dayatma Cumhurbaşkanı adayını seçmeyerek en azından tepkilerini ortaya koyabilirler. Bunun sonucunda da CHP ve MHP kendi ideallerine layık liderlerini bulma şansına sahip olabilir. Bence  bu fırsatı iyi değerlendirmeliler. Yoksa o koltuklar birinin ölümü ile boşalır diğeri de bir  kaset  çıkıp diğeri takılarak koltuk değişimi yapılır. Olan peşinden koşan seçmene oluyor. En azından bu dediğim yol bunlardan daha onurlu bir değişim. Böyle bir değişim iktidarın hızına ayak uydurmak için bir  fırsat.

Bilindiği ve görüldüğü üzere iki partinin de RECEP TAYYİP ERDOĞAN’a karşı olmaları gözlerini kör etti, hafızalarını sildi , yeni bir  oluşuma kalkıştılar . Geçmişlerini unutuverdiler. Bu devrimlerini ve cesaretlerini liderlerini demokratik olarak  değiştirme  yolunda da kullanmalarını bekliyorum. Bir taşla iki kuş vuramasalar da en azında bir  kuş vurarak başlayabilirler. Şu ankinler hep hazıra kondukları için bu dediğimi anlayamayabilirler ama seçmeni bunu iyi anlar. Bunu yapamazlarsa iktidar özlemleri ile yaşamaya mahkum olurlar. Şu anki parti başkanlarının öyle bir  özlemleri bile  yok bunu iyi anlamaları gerek. Tabanın özlemi ile özlemi aynı olmayan parti lideri anca müdürdür Lider  olamaz. 

İşte  bu  Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP  ve  MHP seçmeni partisinin ve  Türkiye’nin  geleceğini düşünüyorsa OYUNU OYU ile bozarak ERDOĞAN’a vermelidir. Seni tıpış tıpış gidecek KOYUN görenlere OY’UN ile cevap verme zamanı. CHP ve MHP seçmeninin samimi ise ve  partinizi seviyorsa şu durumda ERDOĞAN’ı seçerek bir  OY ile iki SEÇİM yapma zamanı.

Türk Vatandaşlarına Hayırlı  olsun…