“Varlığım Türk varlığına armağan olsun.”
        Değerli okurlar yaz tatili bitti, bitiyor. Okullarımız, eğitim yuvalarımız, insanlığı, kaliteyi, mücadeleyi, onurlu duruşu, sevgiyi, saygıyı öğrendiğimiz ocaklar açılıyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl size şu şöyle neden yapılmadı? Şöyle yapılsa şu olurdu, böyle yapıldığı için bu olacak gibi şeyler yazmayacağım, Turizm tatiliyle uyum eğitiminden vazgeçilerek hükümetin eğitime verdiği değeri ölçmeyeceğim, Tüm Kamu Çalışanı memurlarla birlikte eğitim çalışanlarına “ALDATAN KURUM TUİK” verilerine dayanılarak hükümetin nasıl bir sefaletin eğişine getirdiğinden bahsetmeyeceğim, Müfredatı yetersiz BEDAVA ders kitaplarından, hocaların kaynak kitap kullanımını nerdeyse mecbur edişinden, Taşımalı Eğitimin getirdiği sıkıntılardan, Milli Eğitimlerin işleyişinden, okullarımızın fiziki durumlarının elverişsizliğinden, Yetersiz ödenekle nasıl mucizeler yaratılabilir, Okul aidatları olmalı mı olmamalı mı? Aidat toplanması yasal mı değil mi? Bunlara hiç dokunmayacağım.

        Ancak İlçemize yeni atanan mülki ve idari kadronun bilmesi açısından şunu söylemeden de geçemeyeceğim. Bu ilçede Sabahın 06.00’ da uykusundan kaldırılarak tehlikelerle dolu 44 Kilometre yol kat edip iki harf okuyup, yazabilmek için şehir merkezinden uzaktaki Taşıma Merkezine taşınan öğrenciler var. Acaba icracı yetkililerin çocukları bu durumda olsa idi ne düşünürlerdi yıllardan beri merak ederiz ve her yıl da sorarız ama bu güne dek daha bir cevap veren çıkmadı. Neyse belki bu defa bir cevap veren olur diyelim ve biz yazımızı kaldığı yerden yazmaya devam edelim. Bu yıl Şehir merkezine en uzak köylerden biri olan Akmesçit (Karakirse) köyümüzle birlikte iki uzak köyümüz daha köylüye ait köy dolmuşlarının bilmem ne belgesi bahane edilerek taşıma kapsamından çıkartılması ve bu köylerden daha yakın köylerin öğrencilerinin taşınması ne kadar adaletli isterseniz hep birlikte bakalım. O köylerde köylüyü pazara taşımak için kullanılan bilmem ne belgeli araç olması o köylünün çocuklarını zorunlu eğitime göndermesi için günlük sabah akşam yol ve yemek ücretini cebinden karşılamasına neden teşkil ederken şehir merkezine o köylerden daha yakın olan ve bilmem ne belgesiz araçları olan köylerdeki öğrenciler taşıma kapsamına alındığından dolayı yol ve yemek ücreti “ZORUNLU EĞİTİM GİDERLERİ DEVLET TARAFINDAN KARŞILANIR” sosyal devlet ilkesi gereği devlet tarafından karşılanacaktır. Bakın bakalım o köyünde bilmem ne belgeli araç olan köylü çocuğunun zorunlu eğitimine harcayacak kadar varlık mı? Bakmazlar neden biliyor musunuz değerli okurlar çünkü o köyde bilmem ne belgeli araç var. Şimdi ben burada derim de “Hay ben bu yönetmeliğin” diye, ama suç yönetmeliği düşünmeden ölçüp, biçmeden çıkartanın olmaz benim olur o yüzden ben bir şey demiyorum, ama siz ne söyleseniz haklısınız.

        Hâsılı kelam neticeye meram; bu kadar çarpıklığın, bu kadar olumsuzluğun içinde varın siz eğitimden kalite bekleyin, ülkenin kalkınmasını bekleyin, kaliteli insan yetişmesini bekleyin, bekleyin babam bekleyin, gün doğmadan neler doğar değil mi? 


        2015-2016 Eğitim Öğretim yılının Ülkeme, milletime, Öğretmenlerimize, Öğrencilerimize, Velilerimize ve Eğitim çalışanı arkadaşlarımıza hayırlar getirmesini temenni ederim. Hoşça kalın sağlıcakla kalın.