28 Ekim Cuma günü Cumhuriyet Bayramı törenlerinin iptal edildiğini öğrenince, önce büyük bir öfke kapladı benliğimi. Patlamaya hazır yanardağ gibi olduğum yerde kalakaldım bir süre. Bu neydi? Nedeni neydi? Öğrendim, Van Depremi nedeni ile iptal edilmiş. Van’daki acı olay hepimizi elbette üzdü. Hatta yalnız o değil, terörde Mehmetçik ve güvenlik güçlerimizin kaybı da bizi derinden yaraladı. Van'daki yaşamını yitiren kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara şifa, ailelere baş sağlığı diliyoruz. Bu acılar bizim içimizdedir. Cumhuru yönetenler, bizim törenlerde göbek atıp çiftetelli oynayacağımızı mı sanıyorlardı acaba? Anlaşılır gibi değil.
Düşünün, bir gün önceden bayraklarını hazırlamış, sabah erkenden törene gitmek için hazırlanan çocukları. Var oluşumuzu tüm dünyaya kabul ettirdiğimiz en büyük bayramı kutlamaya hazır yürekleri nasıl çarpıyordu kim bilir? Ancak sabah kalkınca anne ve babasının “Bu yıl törenler olmayacak evladım.” sözlerine “Neden?” diye sorduğunda ailesi yerinde siz olsanız ne yanıt verirdiniz?
Sayın iktidar sahipleri, siz Cumhuriyet Bayramı'nın kutlanmasını, törenlerini bir eğlence, bir düğün mü sanıyorsunuz? TV’lerde eğlence ve müzikli yarışma programları engellenmiyor, birbirleriyle cilveleşerek kahkahalarla zaman geçirilmesine izin veriliyor, magazin programları ve eğlence programları RTÜK tarafından bile engellenmiyor da CUMHURUN BAYRAMI niye iptal ediliyor? 1999’da büyük depremde 15 000 yurttaşımız yaşamını yitirdiğinde o yıl 30 Ağustos törenlerini iptal etmeyenler size göre çok mu ayıp ettiler?
Hani demişlerdi sindire sindire yapacağız diye. Alıştıra alıştıra yapıyorlar. Zannetmeyin ki burada duracaklar. Önce “Devlet dairelerinden Atatürk’ün resimlerinin kaldırılması zamanı geldi.” dediler. Ardından “Kemalizm, Türkiye’nin Avrupa Birliği önündeki en büyük engeldir” dediler. Daha sonra okullardan Atatürk köşelerini kaldırmaya çalıştılar. Yetmedi gözlerini “Atatürk’ü Koruma Kanunu”na diktiler. Bu kanunu değiştirmeye kalktılar. Milli Eğitim Bakanlığı kuruluşunu düzenleyen yeni Kanun Hükmünde Kararname’nin amaç maddesinde önemli değişiklik yapıp‘Atatürk inkılâpları’, “Türk milliyetçiliği”, “Türk milleti” ibarelerini amaçlardan çıkardılar. Şimdi Cumhuriyet Bayramını iptal ettiler. Yarın sıra Cumhuriyetin iptaline mi gelecek?
Siz, Cumhuriyet Bayramı törenlerini iptal edip yas havası estirenler, bir gazetenin yaş gününü, depremden üç gün sonra Ankara'da bir otel'de kutlayıp eğlendiniz mi? Yaklaşık 11 yıldır toplanan deprem vergilerini duble yol ve diğer yapım işlerinde kullandınız mı? Siz Milli Eğitim Bakanı, programınızı ertelemeden Fransa’da seminerlere katılırken depremde ölen öğretmenlerimiz için başsağlığı dilemeyi hiç aklınıza getirdiniz mi? Bakanınız dahil 3 düğüne gittiniz mi? Öyleyse cumhurun bayramından ne istiyorsunuz? Şen şakrak, şamata düğün serbest, Cumhuriyet Bayramı yasak, öyle mi? Bunu kabul etmemiz mümkün değil.
Biz bayramımızı kutlamak için sizden izin istemiyoruz. Cumhur, bu büyük bayramı ve diğer ulusal bayramlarımızı kutlamasını her zaman gerçekleştirecek güce sahiptir. Bunu engellemeye kimsenin gücü yetmez. Aslında büyük usta Müjdat Gezen’in de dediği gibi törenlerin iptal edilmesi iyi oldu. Halkımız kimlerin, amaçlarının neler olduğunu gördü? Tabi görenlere. Hala göremeyenler için zaman geldi de geçiyor. Bir milletvekilimizin dediği gibi “Saatleri 1 saat geri almak da bir şey mi? Dün ülkeyi 88 yıl geri almak istediler.”
Cumhur, 1937 yılında  çok hasta durumda iken, doktorlarının “Gitmeniz intihar.” demelerine rağmen, “Hayır, gitmezsem halkın morali bozulur. Kutlamalar olacak ve ben gideceğim.” diyen Atamıza yakışan bu en anlamlı Cumhuriyet Bayramını Tire’de büyük bir coşkuyla kutladı. Gece de 200 araç ile fener alayını gerçekleştirdi. Katılan, destek veren herkese teşekkür ediyorum. Bir vatandaşımızın bana “Bu töreni her yıl burada yapalım.” demesi amacımıza ulaştığımızın en önemli göstergesi. Tire gibi yurdumuzun her yeri bayramı kutladı. Bu bayram daha anlamlıydı. Çünkü bu bayrama yüreğinde Atatürk ve Cumhuriyet sevgisi olan 1000–1500 kişi katıldı. Sayı daha fazla da olabilirdi. Birçok kişinin anons yapılamadığından haberi olmadı.
Yazımı duyduğum çok güzel bir cümle ile bitiriyorum. Varsa Cumhuriyet Bayramından rahatsız olan, verdiğimiz rahatsızlıktan ötürü ONUR DUYARIZ.
Hoşça kalın, saygılarımla.