Ercan ÇELİK
Küçük Menderes ovasının en verimli arazilerinin bulunduğu Kırtepe’ye gelen ve bir enerji firmasında görevli olduklarını söyleyen şahıslar, arazide jeotermal su kaynağı konusunda aletlerle bir ölçüm yapacaklarını söylediler. Köylü izin vermeyince, hemen o tarlanın yanında bulunan erik bahçesine yöneldiler. Bu erik bahçesi ise Tire Ziraat Odası Başkanı Halil İbişoğlu’nun kendi arazisi çıktı.
Başköy’de jeotermal konusunda başlatılan direnişin her evresinde yer alan ve Başköylülerin yanında duran İbişoğlu, araştırma için gelen kişilerle telefonda görüştükten sonra hemen Kırtepe’deki bahçenin yolunu tuttu. Fakat buraya geldiğinde, firma görevlileri gitmişti.
Başkan İbişoğlu, yaşananları HaberTire Gazetesi’ne böyle anlattı: “Tarla komşum telefonla beni aradı.
Kendi tarlasına jeotermalcilerin geldiğini, çalışma yapmak istediklerini ve izin vermediğini, benim erik bahçeme yönlendirdiğini söyledi. Bunun üzerine telefonda oradaki şahıslarla görüştüm. ‘Ben izin vermeden orada böyle bir çalışma yapamazsınız. Biz zaten bu olaya karşıyız. Geçen hafta içinde Başköy’de bununla ilgili bir çalışma yapıldı. Çiftçiler bir tepki gösterdi. Böyle bir şeye izin vermiyorum.” dedim. Valilikten arama izinleri olduğunu söylediler. Hemen buraya geldim ama burayı terk etmişler. Kendileriyle görüşemedim.”
“KÖYLÜ BİLİNÇLİ OLMALI, İZİN VERMEMELİ”
“Ellerindeki izin nedir görmedik. Ama arazi sahibi izin vermedikten sonra böyle bir araştırma yapamazlar. Herkesin mülkiyet hakkı vardır. Bu hakkı kimse işgal edemez. Ancak arazi sahibi izin verirse böyle bir çalışma yapabilir. Köylülüerimizi uyaracağız. Bu şekilde talepler gelirse köylümüzün izin vermemesi konusunda uyarıda bulunacağız.” Dedi.
MUHTARLAR YOK SAYILIYOR
Konuyla ilgili açıklama yapan Kırtepe Köyü Muhtarı Mehmet Elibol ise, muhtarların yok sayıldığını belirterek, köylerdeki arazilerde araştırma ya da herhangi bir çalışma yapılmadan önce, muhtarlara ve dolayısıyla köylüye bilgi verilmesi gerektiğini vurguladı.
Elibol, “Devletten yetkililerin gelip, bu konularda başta köy muhtarları olmak üzere bilgilendirme toplantıları yapmaları gerekiyor. Yani bu jeotermal ne kadar yararlı ne kadar zararlı kimse bilmiyor. Devlet demek halk demek. O yüzden devlet böyle bir çalışma yapacaksa halka sormak, halkı bilgilendirmek zorundadır. Muhtar olarak bizim haberimiz olmayacaksa, muhtar seçmenin ne anlamı var.” Dedi.
“GERMENCİK’TEKİ YAŞANANLARI GÖRÜYORUZ”
Komşu ilçe Germencik’te jeotermal tesislerin doğaya ve tarıma verdikleri zararlara değinen Elibol, “Tüm köylü, bırakın köyü tüm bölge bu konuda çok tedirgin. Ürettiği tarım ürünleriyle Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayan Küçükmenderes Havzası’nda, tarıma zarar verecek her türlü uygulamanın karşısındayız. Zaten bölgede hayvancılık bitme noktasına geldi. Sularımız tükendi. Biz çeşitli kurumlarla, köyden kente göçü önlemek için projeler gelişmeye çalışırken, devletimizden de bu yönde destek bekliyoruz. Germencik taraflarında üreticinin yaşadıklarını görüyoruz ve biz jeotermale karşıyız. Hayır diyoruz. Kesinlikle hayır!” Dedi.
ÇEVRE KÖYLERE DE GİTMİŞLER
Aynı enerji şirketinden gelen görevlilerin, sadece Kırtepe değil, çevrede bulunan Gökçen, Yeğenli ve Kızılcahavlu gibi köylerdeki arazilerde de araştırma yapma girişimleri olduğu öğrenildi.
DAHA ÖNCE DE ARAŞTIRMA YAPILMIŞ
Bundan yaklaşık 10 yıl önce de bir firmanın Tire’ye bağlı Kocaaliler Köyü’nde jeotermal konusunda yaklaşık 2 yıl süren bir araştırma yaptığı fakat beklenen sonuçlar alınmadığı için vazgeçtikleri iddia edildi.
